Borçlu aleyhine başlatılan şikayet konusu takip tarihinin verilen mühlet kararı sonrasında olduğunun anlaşıldığı- Her ne kadar mahkeme tedbir kararında takiplerin durdurulmasına denilmişse de aynı fıkrada İİK 294 maddesinin de yazıldığı, İİK 294'ün açık hükmü karşısında mahkemenin durma şeklindeki tedbir ara kararının hüküm ifade etmeyeceğinin açık olduğu- İlk derece mahkemesince; İİK 294. maddesine göre mühlet içinde hiç bir takip işlemi yapılamayacağı hükmü gereği, şikayet konusu takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Şikayet konusu takibin, geçici mühlet kararı devam ederken borçlu aleyhine başlatılması nedeniyle ilk derece mahkemesince İİK 294. maddesine göre mühlet içinde hiç bir takip işlemi yapılamayacağı ilkesi gereği, şikayet konusu takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Adi ortaklığın diğer ortak veya ortaklarının, adi ortaklığın konkordato talep eden şirketten olan alacakları için konkordato oylamasına katılabileceği- Konkordatoya tabii alacağı temlik alanlara oy hakkı tanınması gerektiği- Grup şirket olgusundan yararlanılarak borçların konkordato talep eden şirketin mali bünyesinden ödenmesi halinde, temlik nedeniyle bu grup şirketinin gerçek alacaklı olamayacağı kabul edilerek iyiniyetli davranış içinde olmayan davacı şirketin konkordato reddine karar verilmesi gerektiği- Alacaklının 3. kişi tarafından verilen rehne öncelikle müracaat etmesinin konkordato kurumunun amacına uygun olacağı- 3. kişi rehniyle temin edilen alacaklının alacağının "adi alacak" olarak nisaba dahil edilmesi, borçlu ve rehin veren 3. kişinin İİK. 303 çerçevesinde hareket etmesi gerekeceği- Taşınmazlar üzerine talep eden şirket lehine ipotek tesis edildiğinden, bu ipoteklerle teminat altına alınan alacaklının nisapta "adi alacak" olarak göz önünde bulundurulması gerektiği, nisap dışında tutulmasının hatalı olduğu- Geçici mühlet tarihinden itibaren adi alacaklara faiz işletilmesinin duracağı- Asıl alacaklının alacağının İİK. 294/3 uyarınca, mühlet sonrası faiz işletilmeden belirlenmesi, kefilin henüz ödemediği borç için nisaba dahil edilmesinin önüne geçilmesi ve nisabın yeni oluşacak alacak miktarı ve alacaklı sayısına göre belirlenmesi gerektiği-
Borçlu aleyhine başlatılan şikayet konusu takip tarihinin kesin mühlet kararı sonrasında olduğunun anlaşıldığı- İlk derece mahkemesince; İİK 294. maddesine göre mühlet içinde hiç bir takip işlemi yapılamayacağı ilkesi gereği, şikayet konusu takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Üçüncü kişi rehni ile teminatlandırılan alacağın adi alacak kabul edilerek masaya yazılmasının yasanın lafzına uygun düşmeyeceği gibi özellikle kredi kullandıran ve kullanan şirketler açısından nerede ise mali kaynak olarak önemli yer bulan kredi kullanımın imkansız hale getireceği- Çoğunlukla rehinli alacakların yüksek meblağlı alacaklar olması nedeniyle, İİK 302. madde gereğince konkordatonun kabulü için gerekli olan nisaba adi alacaklar şeklinde dahil edilmesinin konkordato müessesinin amacına uygun düşmeyeceği, gerek rehin veren gerekse de rehin karşılığı kredi kullandıran kuruluşların özellikle İİK 294. madde düzenlemesi kapsamında, kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur düzenlemesi kapsamında ciddi zararları oluşacağı, yasal düzenlemelerin aksine kabul şeklinde ciddi çelişkiler oluşacağı, bu durumda, yeni yasal düzenleme öncesinde kabul edilen uygulamanın, yürürlükte bulunan konkordato ile ilgili düzenlemeye uygun düşmeyeceği- 20.03.2020 tarihine 6 aylık sürenin ilave edilmesi halinde normal süre 20.09.2020 tarihinde dolacak olup mahkeme 6 aylık sürenin yalnızca 2 ayını kullandırıp bakiye 4 ayını kullandırmayarak geri kalan zaman için pandemi ile ilgili sürelerin uzaması hükmü gereğince kesin süreyi 01.07,2020 tarihine kadar uzatmış ve bu anlamda, borçlulara verilebilecek ilave süre 4 ay olduğundan ( mahkeme tarafından iki aylık ek sürenin verilmiş olması nedeniyle). 01.07.2020 tarihinde yani pandemi nedeniyle uzatılan süre sonuna 4 ay ek süre İlave edildiğinde bu tarihin 01.11.2020 olacağı- İtiraz eden alacaklılardan bir bölümü tarafından, İİK 308/b. maddesinin ikinci fıkrasındaki düzenleme kapsamında, konkordato projesi uyarınca, çekişmeli alacaklara isabet eden payın kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir düzenlemesi kapsamında kararın verilmemesinin isabetsiz olduğunu iddia etmiş ise de, düzenleme emredici olmayıp takdiri nitelikte olduğundan ve bu şekilde verilen hükümde bir isabetsizlik görülmediği- İİK 304. madde kapsamında komiser dinlenmemiş ve üçüncü kişilerin rehniyle güvence altına alınan alacaklar isabetsiz olarak nisapta esas alınmışsa da, yasanın belirlediği sürelerin kesin olması ve geriye işlem yapılmasında hukuki imkansızlık olması, mevcut durumda, diğer istinaf nedenlerinin aksinin kabulünün dahi sonuca etkisi olmayacağı, diğer yandan, tasdik kararı verilen borçlular yönünden ise hükmün usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varıldığından, istinaf kanun yoluna başvuran davacıların ve itiraz eden alacaklıların istinaf başvurusunun ayrı ayrı reddine dair karar verilmesi gerektiği-
Alacaklının, .......... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesin mühlet kararından sonra, borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlattığı, kesin mühlet kararı ile İİK 294, 295, 296 ve 297. maddelerinin uygulanacağının hüküm altına alındığı, İİK 294. maddesine göre mühlet içinde hiç bir takip işlemi yapılamayacağı, dolayısıyla mühlet kararından sonra başlatılan takibin iptaline yönelik ilk derece mahkemesi kararı yerinde olup istinaf dairesince istinaf başvurusunun esastan reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
İİK'nun 286,287 maddeleri gereğince üç aylık konkordato mühleti verilmesine ve alacaklılar bakımından; İİK'nun 289. maddesi gereğince mühlet içinde borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamayacağı ve evvelce başlamış takiplerin duracağı, ihtiyati haciz kararlarının uygulanmayacağı, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetlerin işlemeyeceği, mühlet sırasında taşınır veya taşınmaz rehni ile temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceği veya başlamış olan takiplere devam edilebileceği ancak bu takıp nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamayacağı ve rehinli malın satışının gerçekleştirilemeyeceği- Mühlet içerisinde tahliye takibi yapılamayacağı- Mühlet içinde tahliye takibi yapılamayacağı-
Konkordato talep eden borçlu lehine verilen teminat mektubunun, konkordato davasında, İİK mad. 287 vd. gereğince nakde çevrilmesinin engellenmesine yönelik tedbir karar verilemeyeceği-
Konkordato talep eden borçlu tarafından keşide edilen çeklere, çek kanunu ve ilgili mevzuat gereğince telafisi imkansız zararların oluşmaması adına karşılıksızdır şerhi verilmemesi yönünden tedbir kararının kabulü gerektiği-
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı takipte, İİK mad. 150/b uyarınca kira bedellerinin takip dosyasına ödenmesi işleminin, (iflasın ertelenmesi ve) konkordato mühleti verilmesi talebinde muhafaza tedbiri olarak değerlendirilemeyeceği- Konkordato talebini inceleyen asliye ticaret mahkemesinin tedbir kararında açıkça yer almayan "kira gelirlerinin,  konkordato projesi içerisinde yer alıp almadığının" yorum yolu ile icra mahkemesince değerlendirme konusu yapılamayacağı- Borçlunun kira gelirlerinin konkordato projesi içerisinde yer aldığı, dolayısıyla kira gelirlerinin icra takip dosyasına yatırılmasının konkordato mühletinden beklenen amacı sonuçsuz bırakacağı iddiasını ancak kesin konkordato mühletini veren asliye ticaret mahkemesinde ileri sürerek bu konuda tedbir kararı verilmesi ve verilen tedbir kararının aksine müdürlükçe işlem yapılması halinde bu hususu şikayet konusu edebileceği-