Borçlunun bilinen en son adresine Tebligat Kanunun 10. maddesine göre çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade gelmesinden sonra ancak Tebligat Kanunun 21. maddesine göre tebligat yapılması gerekeceği-
Posta görevlisince muhatap yerine kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muhatapla aynı konutta oturup oturmadığı hususu tebligat mazbatasına şerh düşülmediğinden tebligatın usulsüz olduğu-
Tebligat Kanununun 35. maddesine göre satış ilanı tebliği yapılan adres borçlunun daha önce resmi kurumlarda bulunan bir adresi olmadığı gibi bu adrese geçerli bir tebligat da yapılmadığından borçluya TKnun 35. maddesine göre yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
Borçlunun takip dosyasında mevcut adresine gönderilen satış ilanı, tebliğ edilemediğine göre, icra müdürlüğünce borçlunun adres kayıt sisteminde adresinin bulunup bulunmadığı belirlenerek varsa bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 11.01.2011 tarih ve 6099 Sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 21/2. maddesi uyarınca kıymet takdiri ve satış ilanının tebliğ edilmesi, bu mümkün değil ise 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 11.01.2011 tarih ve 6099 Sayılı Yasanın 9.maddesi ile değişik 35/2. maddesi uyarınca tebliğ işleminin yapılmasının gerekeceği-
Aynı konutta oturan kişiye tebligatta tebliğ yapılan kişinin aynı konutta oturduğu tebliğ mazbatasında yazılmamışsa tebligatın geçerli olmayacağı-
Kredi kartı hesap özetlerindeki adres şirketin adresi değil, şirketin yetkilisine ait olup, şirketi bağlamayacağı-
Ödeme emri, borçlu tüzel kişiyi temsile yetkili olanların o sırada orada bulunup bulunmadıkları belirlenmeden doğrudan daimi işçi imzasına tebliğ edilmiş olduğundan 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13.maddelerine aykırı olduğundan usulsüz olduğu-
Borçluların nüfus müdürlüğünden getirtilen nüfus kayıt tablosunda belirtilen adreslerine, 7201 Sayılı Kanun'un 35. maddesine göre tebligat yapıldığı görüldüğünden mahkemece, aile fertlerinin birbirleri yerine adres beyanında bulunabilmelerine olanak tanıyan yasa ve yönetmelik hükümleri çerçevesinde, tebligatın çıkarıldığı adresin bizzat şikayetçi borçlular tarafından nüfus müdürlüğüne bildirilip bildirilmediği araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Muhatapla birlikte oturduğu saptanmadan muhatabın babasına 16.madde gereğince tebligat yapılamayacağı-
Tebligat zarfında adresin borçlunun adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair şerh mevcut ise de tebliğ evrakında muhatabın veya onun adına tebligat yapılabilecek kimselerin adreste bulunup bulunmadığının diğer bir deyişle adresin kapalı olup olmadığının tespit edilmediği gibi ihbarnamenin de kapıya yapıştırıldığının yazılı olmadığı anlaşıldığından tebliğ işleminin Tebligat Kanunu'nun 21/2 ve Yönetmeliğin 31. maddesi hükmüne aykırı olup usulsüz olduğu-