Boşanma ilamıyla müşterek çocuğun eğitim öğretim dönemine geldiğinde veya kreşe başladığında bu giderlerin baba tarafından karşılanacağı hüküm altına alındığından, bu ilama göre, davacı annenin müşterek çocuk için yaptığı eğitim - öğretim giderleri ile kreş masraflarını davalı babadan isteme hakkının bulunduğu-
Davalı kocanın akıl hastası ve kısıtlı olduğu, ayrıca hareketlerinin iradi olmadığı, bu nedenle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayanarak boşanma kararının verilemeyeceği-
Davacının eşine fiziki şiddet uyguladığı, evin giderlerine katılmadığı, davalının ise herkesin içinde kocasına bağırarak alenen küfrettiği, bu nedenlerle taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu-
Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının müterafik (birlikte) kusuru da etkili olup; müferafik kusurun tazminat miktarlarının tayininde önemli ve dikkate alınması gerekeceği-
Sadakat yükümlülüğünü ihlal eden davalı kocanın birlik görevini yerine getirmeyen davacı-kadına göre daha fazla kusurlu sayılacağı-
Boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz ya da az kusurlu olmaya gerek olmadığı, daha fazla kusurlu bulunan tarafın da dava açma hakkı bulunduğu, bununla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun varlığı ve bunun belirlenmesinin gerekeceği-
Davalı kocanın aileyi zora düşürecek şekilde sürekli piyasaya borçlandığı ve birlik görevlerini yerine getirmediği, bu nedenle taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu-
Kocanın eşine sürekli şiddet uyguladığı, kadının ise güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu; kocanın daha fazla kusurlu olduğu-
Boşanmaya neden olan olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen davalının tamamen kusurlu olduğu anlaşıldığından, davacı yararına uygun miktarda maddi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Kanunda özel boşanma sebebi olduğu belirtilen bazı olayların; eşlerin bazı kusurlu davranışlarının özellik gösteren hali niteliğinde olduğundan; bunlar kanunda açıklanan özellikte olmasalar bile; Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uygulaması bakımından; genel boşanma sebebi olarak, evlilik birliğini temelinden sarsan bir kusurlu davranış niteliğinde kabul edilebileceği-