Boşanma davası sırasında verilen "Ara Karar" uyarınca nafaka başlangıç tarihi 30.3.2010 günü esas alınmak suretiyle, borçlunun itirazında belirttiği hususlara göre, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
İlamın hüküm kısmında talep hakkında verilen hüküm ile taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık,şüphe ve tereddüte yer vermeyecek şekilde gösterilmesi gerekeceği - İlamın infaz edilecek kısmının "hüküm bölümü" olduğu, diğer bir değişle dar yetkili icra hakiminin, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleyemeyeceği, ilamın "hüküm bölümü"nün aynen infazı gerekeceği-
HMK'nun 297/2. (HMUK 388) maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekeceği-
Somut olayda doğru hükme varabilmek için öncelikle, takip talebi de gözetilerek davalının, ödemesi gereken aidat miktarı, yaptığı ödemeler, varsa geciken ödemeleri, dayanak genel kurul kararları da gösterilmek suretiyle her ay için tek tek hesaplanmalı, yine geç ödemeler nedeniyle uygulanacak faiz oranlarına ilişkin genel kurul kararları dikkate alınarak ödemesi gereken gecikme zammı miktarı, aksine bir karar veya uygulama yoksa BK'nun 84.maddesine göre bulunmalı ve taraflar arasındaki alacak borç ilişkisi hiç bir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması gerektiği-