Dava, mal satışına dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Alacağa dayanak olarak gösterilen faturalara konu malların davalıya teslim edildiğinin usulüne uygun delillerle davacı tarafından kanıtlanması gerekir. Mahkemece, davacının kapanış tasdiki bulunmayan defterinin yanılgılı değerlendirme sonucu davacı lehine delil teşkil ettiğinin kabulünün hükmün bozulmasına neden olacağı-
Davalı davaya cevap vermeyerek iddiayı inkâr etmiş sayılacağından, mahkemece alacağını temel ilişkiye dayandıran alacaklıya, bu temel ilişkiyi ve alacağını kanıtlaması için olanak tanınması, usulüne uygun taraf delilleri toplandıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının hükmün bozulmasına neden olacağı-
Davacı, icra takibinde fatura ve sevk irsaliyesine dayanmıştır. Sevk irsaliyesinde teslim alan imzası bulunmakta ancak teslim alan ad ve soyadı yer almamaktadır. Sevk irsaliyesindeki imzanın davalı ya da çalışanına ait olup olmadığı konusunda isticvap edilerek sonucuna göre inceleme yaparak karar oluşturulması gerekirken; eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
İ.İ.K.nun 67/2.maddesinde itirazın haksızlığına karar verilmesi halinde diğer tarafın talebi üzerine borçlunun %40 (şimdi %20) ’dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi gerekeceği-
Dava, icra takibine yapılan “itirazın iptali” istemine ilişkindir. Davalı taraf icra takibine vekil aracılığıyla itiraz etmiş ve davacı yanca süresi içinde açılan davanın dilekçesi HUMK gereğince davalı asile tebliğ edilmiştir. Davalı asil davaya cevap vermemiş ve dosyaya vekâleti olmayan Avukat tarafından altı adet mazeret dilekçesi sunulmuş, bunun dışında davalı asil tarafından hiç cevap verilmediği gibi, mazeret beyan eden avukat tarafından da davaya cevap verilmemiştir. İcra takibine itirazı yapan vekilin açılan itirazın iptali davasında vekil olarak kendiliğinden kabulü mümkün değildir. Bu durumda davalının yargılamada vekil ile temsil edilmediği ve lehine vekâlet ücreti takdir edilemeyeceği-
Hükme dayanak yapılan ve kesin hüküm niteliğinde bulunan asliye ticaret mahkemesi kararında, “uyuşmazlığın kaçak elektrik niteliğinde olmayıp sayacın eksik tüketim kaydından kaynaklandığı” saptandığına göre; mahkemece uyuşmazlığın da kesin hüküm doğrultusunda bu şekilde değerlendirilmesi gerekirken, kaçak elektrik kullanımından söz edilerek hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-
İtirazın kaldırılması ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi istemi-