Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme tazminatı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, davalı yüklenici şirketler tarafından fazladan yapıldığını ileri sürdükleri imalat bedellerinin tahsili ve tapu iptal ve tescil istemiyle açılan davalar İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/480 E. sayılı dosyasında birleştirilmiş olup, davalar halen derdest olduğundan anılan davaların sonuçlanması bekletici mesele yapılarak, bu davaların sonucuna göre, iş süresine ilavesi gereken ek bir sürenin bulunup bulunmadığının belirlenip karar verilmesi gerektiği-
İtirazın iptali istemi-
İtirazın iptali istemi-
İtirazın iptali davası açıldıktan sonra -henüz karar verilmemiş olsa bile- borçlunun aynı alacak sebebiyle menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, mahkemece, birleşen menfi tespit davası yönünden hukuki yarar yokluğundan red kararı verilmesi gerektiği-
6. HD. 24.11.2016 T. E: 10338, K: 6969-
Borçlunun icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulabilmesi için alacağın "likit" olmasının zorunlu olduğu- Toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre belirlenen alacak için icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemi-
Davaya konu alacağın, İdari eylem olan alacağın varlığının ve kapsamının hukuk mahkemesi tarafından çözümlenemeyeceği- İdari yargı yerinde "itirazın iptali" biçiminde bir dava yolu düzenlenmediği, istem idari yargı yerinde dava konusu edilip oradan bu konuda bir karar alınmadan icra takibi yapılmasına ve icra takibine itiraz üzerine adli yargı yerinden itirazın iptalinin istenmesine yasal olanak bulunmadığı-
İtirazın iptali istemi-
Hüküm davalının yokluğunda verilmiş olup, dosyada yapılan incelemede; bozma sonrası yapılacak yargılamada tensip zaptı ve duruşma gününe ilişkin tebligatın davacı tarafa iki kez tebliğ edildiği, davalıya ise tebligatın çıkarılmadığı, bu durumda mahkemece tensip zaptı ve duruşma gününün adı geçen davalıya yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan hatalı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-