İtirazın iptali davası bozma kararına uyularak-
İtirazın iptali davası-
Kefalet sözleşmesinin üstünde ayrıca bir tarih yoksa da, başlangıçta dava dışı şirketler ile düzenlenen ana sözleşmelere atıf yapıldığından, kefalet sözleşmesinin asıl sözleşmelerin eki olduğunun kabulü ile sözleşmelerinin düzenleme tarihleri dikkate alınarak, uyuşmazlığın çözümünde 818 s. mülga BK.'nun kefalete ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiği-
İtirazın iptali davası-
Uyuşmazlığın banka tarafından adi ortaklığa kullandırılan krediden, adi ortakların birlikte sorumlu olduklarından dolayı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu- Mahkemece öncelikle banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, kredinin adi ortaklığa kullandırıldığı tarihte, davacının adi ortaklığın ortağı olup olmadığı ve kredinin kime ödendiği hususlarının tespitinden sonra, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile kesinleşmemiş ceza dosyasından dinlenilen üçüncü kişilerin beyanına itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre borçludan faiz talep edilebilmesi için zenginleşenin bir ihtar ile ya da aleyhine bir takip ya da dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerektiği-
Adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından davanın ve icra takibinin bu ortaklığı oluşturan gerçek ve tüzel kişilere ayrı ayrı yöneltileceği-
Eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıbın giderilmesi bedeli ve gecikme tazminatına ilişkin alacaklar teslim ile istenebilir hale geldiğinden, alacağın muaccel olup, zamanaşımı sürelerinin işlemeye başladığı teslim tarihinden itibaren beş yıl geçtikten sonra başlatılan icra takibine itirazın iptali davasında ileri sürülen zamanaşımı defi kabul edilerek, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-
Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için için başlatılan icra takibinde itirazın iptaline-
İtirazın iptali davası-