Kendisine icra takibi ile ilgili ödeme emri gönderilen borçlunun, takibe itiraz etmekle beraber alacaklının 1 yıl içinde itirazın iptali davası ya da genel hükümler çerçevesinde alacak davası açmasını beklemeden, borç tehdidinden kurtulmak amacıyla olumsuz tespit davası açmakta hukuki yararının bulunacağı–
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da açıklandığı üzere, bir mahkemenin, Yargıtay Dairesi'nce verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm yerine getirme yükümlülüğünün meydana geleceği, usuli kazanılmış hak olarak tanımlayacağımız bu durumun, mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getireceği-
İcra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğunun anlaşılarak dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi üzerine, bu icra dairesince usulüne uygun ödeme emri düzenlenip borçluya tebliğ edilmedikçe borçlunun daha önce yapmış olduğu itirazın iptali konusunda dava açılamayacağı–
«Cezai şartın ilamsız takip konusu yapılamayacağı»ndan bahisle itirazın iptali davasının reddine karar verilemeyeceği–
İtirazın iptali davası devam ederken takip konusu borcun ödenmesi sonucu ya da davanın açılmasından sonra takibe itirazdan vazgeçilmesi nedeniyle takibin kesinleşmesi sonucu davanın konusuz kalması (ve alacağın likit olması) koşuluyla mahkemenin yargılamayı sürdürerek davanın açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğunu belirledikten sonra haksızlığı belirlenen taraf aleyhine % 40 (şimdi; %20) tazminata (ve yargılama giderlerine) hükmetmesi gerekeceği–
«Davalıya kredi temin etmeye yönelik bir karz olarak dava konusu çeki verdiğini» iddia eden davacının bu iddiasını MK. 6 uyarınca isbatla yükümlü olduğu–
Kredi borcuna karşılık limitli teminat ipoteği veren davacı borçlu tarafından borcuna mahsuben yapılan kısmi ödemelerin, borcun faiz ve giderlerinin ödenmemiş durumda olması halinde, alacaklı tarafından önce gerçekleşen faiz ve giderlere mahsup edilemeyeceği–