… Vergi Dairesi Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı ile (ya da …. tarihinde yapılan haciz sırasında) şikayetçinin (vekilinin), borçlu şirketin …. tarihi itibariyle ticareti terkettiğini öğrenmesine rağmen, İİK.nun 337/a maddesine dayanılarak, İİK.’nun 347. maddesinde belirtilen üç ay ve her halde bir yıllık süreler geçtikten sonra şikayette bulunmuş olması nedeniyle “şikayetçinin şikayet hakkının düşürülmesine” karar verilmesi gerekirken, “… sanığın (sanıkların) üzerlerine atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine” şeklinde karar verilemeyeceği-
“Alacaklısını zarara sokmak kastıyla mevcudunu eksiltmek suçu”n- dan dolayı aynı sanıklar hakkında, daha önce başka bir icra mahkemesinde dava açıldığının saptanması halinde, icra mahkemesince “CMK.’nun 223/6 maddesi gereğince davanın reddine” şeklinde karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece “alacaklısını zarara sokmak kastıyla mevcudunu eksiltmek suçu” ndan dolayı sabıkası olan sanık hakkında tayin olunan hapis cezasının “ertelenmesine yer olmadığına” karar verilirken, “suçun işleniş şekli, kastın yoğunluğu biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeye dayanılamayacağı-
Tebliğ edilen duruşmaya mazeretsiz olarak gelmeyen, vekil de göndermeyen şikayetçinin, İİK.’nun 349/VI maddesi uyarınca “şikayet hakkının düşürülmesine” karar verilmesi gerekeceği, “davanın düşürülmesine” karar verilemeyeceği-
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesine ilişkin olarak, AİHM kararlarıyla ceza davalarında sanığın hazır bulunması gerekliliği öngörülmekle birlikte, gerekli işlemler yapılmasına rağmen ilgili kişiye duruşmanın haber verilememesinin bu duruma istisna olarak getirildiği-
Mahkemenin her dava dosyası için değişik saatler belirleyerek duruşmalara devam etmek, böylelikle taraflara ve vekillerine meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu güvencesini vermek ve tarafların usul hükümlerine riayet edip etmediklerinin denetimini mümkün kılmak yerine, büyük çoğunluğu için tek saat verilmek suretiyle yaratılan belirsizlik nedeniyle taraflardan biri aleyhine haksız bir sonuca sebebiyet verilmemesi açısından, tarafları gelmeyen davaların duruşmalarının bitmesi muhtemel veya mümkün olan en son saat beklenerek, sonucuna göre müştekilerinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerekeceği-
Duruşmaya gelmeyen şikayetçinin kendisini bir vekil ile de temsil ettirmediği anlaşılmakla, mahkemece “sanığın beraatine” değil “şikayetçinin, şikayet hakkının düşürülmesine” karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemenin her dava dosyası için değişik saatler belirleyerek duruşma yapması gerekirken (1. sıradan 129. sıradaki dava dosyasına kadar) için tek saat verilmek suretiyle, duruşma saati konusunda belirsizlik yaratmasının isabetli sayılamayacağı-
“Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu” ndan dolayı yapılan yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirmiş olan sanıklar lehine, beraat kararıyla birlikte vekalet ücretine de hükmedilmesi gerekeceği-