Sanığa tebliğ edilen duruşma davetiyesinde İİK.'nun 349 uncu maddesinin altıncı fıkrasına uygun ihtarat yerine, suçun yalnız veya birlikte veya müsadereye ilişkin hususlarda uygulanması gereken CMK'nun 195 inci maddesindeki ihtaratm yazılmasıyla yetinilmesi nedeniyle yokluğunda yargılama yapılması savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracağı-
Stajyer avukatların icra ceza mahkemesindeki davaları takip edebileceği-
Şikayetçi tarafından sunulan şikayet dilekçesinde “ duruşma gününü tebliğ aldığına” dair şikayetçi vekilinin imzasının bulunmasına ve tensip edilen duruşma gününde mazeretsiz olarak duruşmaya gelmediği anlaşıldığından, mahkemece “şikayetçi vekilinin şikayet hakkının düşürülmesine” karar verilmesi gerekeceği-
Mazeretin kabulü veya reddi yönünde bir karar verilmeden müştekinin yokluğunda karar verilemeyeceği-
Şikayetçinin (vekilinin) mazeret dilekçesi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin “şikayet hakkının düşürülmesi” ne karar verilemeyeceği”-
Savunma hakkı, temel insan hakları arasında yer alan hak arama hürriyetinin bir gereği olup, sanığın ticareti terk ettiği ileri sürülen adrese Tebligat Kanununun 35 inci maddesine göre de olsa duruşma davetiyesinin tebliği geçersizdir; zira, terk edilen adrese bu şekilde yapılan tebligatın zaten sanığın eline geçmeyeceği şikâyetçi ve hatta mahkeme tarafından da öngörüldüğü-
İcra mahkemesince verilen kararda sanığın eyleminin ve suçun ne olduğunun açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekeceği-