Hasarlanan mal bedelinin haksız fiil faili olan sürücü ile işletenden tahsili istemi-
11. HD. 18.04.2016 T. E: 2015/15260, K: 4306-
Davacı şirkete nakliyat sigorta poliçesiyle sigortalı bulunan tıbbi cihazın davalı tarafından forklift ile taşınması sırasında hasarlandığı; hasar bedelinin sigortalıya ödendiği; ödenen bedelin rücu amacıyla davalıdan tahsil edileceği-   
"Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı davanın, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmadığı, dolayısıyla halefiyet davasının tüketici davası sayılamayacağı, davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibi olduğu, Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusu olduğu" Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında vurgulandığından sigortacı şirketin davacı olduğu uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmakta olup, genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, bakıcı giderine ilişkin olmak üzere tahkim dosyası ile karar verilen bakıcı giderine ilişkin İcra Müdürlüğü dosyasına yapılan ödemenin rücuen tazminine ilişkin  davanın kabulü ile alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesinin isabetli olduğu-
11. HD. 12.04.2016 T. E: 2015/8509, K: 4028-
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.c maddesinde, "Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle Kullanılması sırasında meydana gelen zararlar" nedeniyle sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmışsa da sigortalı araç sürücünün alkolsüz olduğu hastane raporu ile sabit olmasına göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabul edilmesinin bozmayı gerektirdiği-
"Dava konusu emtiada hasarın davalının antreposuna getirilmeden önce oluşmuş olduğu, davalının kusur ve ihmalinin bulunduğunun ispatlanamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Birden fazla davalı olmasına ve her bir davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmasına rağmen vekalet ücretine hükmedilirken davalılar yerine davalı denilmesi isabetli olmayıp bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği-
Sigorta poliçesinden kaynaklanan uyuşmazlığın nedeniyle tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği-