Miras bırakandan kalan taşınmazı, mirasçıların birisinden haricen satın alan kişinin açtığı tescil davasına dahil edilen tüm mirasçılardan bir kısmının davayı kabul edip, diğerlerinin duruşmaya gelmemeleri halinde «iştirakin tamamlandığı» benimsenip, tescil kararı verilmesi gerekeceği -
Mirasçılardan tümünün bir davada -örneğin; tapu iptali ve tescil davasında- karşılıklı da olsa davacı veya davalı olarak yer almaları ha-linde «dava şartı»nın yerine getirilmiş sayılacağı -
İştirak halinde(elbirliğiyle) mülkiyette, iştirakçilerden birinin tek başına dava açabileceği, ancak, davanın sürdürülebilmesi için diğer iştirakçilerin de davaya onaylarının -mahkeme veya noter önünde beyanları alınarak- sağlanması ya da terekeye temsilci atanması gerekeceği -
Terekenin iştirak halinde bulunmasının, mirasçıların biri biri hakkında dava açmalarına engel olmayacağı -
İştirak halinde mülkiyet konusu bir malın satışının tüm mirasçıların katılımı ile geçerli olacağı-
Görevi bırakmak isteyen tereke temsilcisi yerine, yenisinin ata-nabilmesi için, mirasçıların tümüne tebligat yapılması gerekeceği -
743 sayılı Medenî Kanunun yürürlüğe girmesinden önce meydana gelen ölümlerde, miras bırakanın terekesi müşterek mülkiyet konusu olduğundan, mirasçılardan her birinin payı oranında terekede tasarrufta bulunabileceği -
Tereke dışında elde ettiği hakka dayanarak miras şirketine karşı mirasçı tarafından açılan davada, mirasa şirketine bir temsilci atanması gerekeceği -
İslam hukukunda iştirak halinde mülkiyet bulunmadığından, miras şirketine temsilci atanamayacağı -
Davacıların, miras bırakanlarına ilişkin bir hakka dayanarak dava açmış olmaları halinde, davalı tarafın bir itirazı bulunmasa bile, mahkemenin kendiliğinden, «miras bırakanın, davacılardan başka mirasçısının bulunup bulunmadığını» araştırması gerekeceği -