Şikayete konu icra takibinin iptaline karar verildiği, kararın .............. tarihinde kesinleştiği görüldüğünden; şikayete konu icra takibinin iptal edildiği anlaşılmakla mahkemece konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davanın kabulüyle takibin iptaline hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Eldeki davanın hukuki dayanağı ve sebebi 6292 Sayılı Kanun’un 7. maddesindeki bedelsiz iade müessesesidir. Nitekim davacı, dava ve müdahale dilekçelerinde idarenin iade taleplerini yerine getirmediğini de dile getirmektedir. Bu durumda, açılan davanın idari yargı yerince çözümlenmesi gerekir.
İşçilik alacaklarının tahsili istemi- Kesin yetki- Davalı kurumun adresinin ve işin yapıldığı yer adresinin dava dosyasında belirtilen adresten farklı olduğu ve buna bağlı olarak yargı yetkisinin davanın açıldığı mahkemeden farklı bir mahkemeye ait olduğu-
Asıl istemle birlikte tazminat talep edilmesi ve birleştirilen ipoteğin terkini istemli davanın bulunmasının eldeki dava ile sözü edilen davanın aynı olduğu sonucunu değiştirmeyeceği- Aynı dava ikinci kez açılırsa, ikinci davada bu husus ileri sürülmese bile re'sen gözetilerek ikinci davanın, dava şartı yokluğundan reddedileceği- Eldeki davanın daha önceki tarihte açılmış olması karşısında Kanun yolu itirazı nedeniyle henüz kesinleşmeyen diğer dava dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiği-
Artık taşınmazda paydaş olmayan kimsenin ortaklığın giderilmesi davasında taraf sıfatının kalmadığı- Pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğinden, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Borçlunun miras ortaklığında bulunan miras payının haczi mümkün ise de; borçlunun kesinleşmiş bir ilamla mirasçı sıfatının bulunmadığının belirlenmesi halinde, diğer mirasçıların, mirasçı sıfatı bulunmayan borçlunun borcundan dolayı murise ait mallar üzerine konulan haczin kaldırılmasını isteyebilecekleri-
Mahkemece dava şartı olan derdestlik yönünden bir inceleme yapılmadan ve karar verilmeden, zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ancak mahkemece öncelikle dava şartı yönünden, derdestlik olmadığına karar verilmesi halinde ön inceleme duruşması tamamlandıktan sonra, tahkikata başlamadan önce zamanaşımı defi hakkında karar verilmesi gerektiği-
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 27.maddesinde Mahalli Hukuk Mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevinin sona ereceği ve davalara ait dosyaların mahkemesine re'sen devrolunacağı düzenlendiğinden, eldeki dosya bakımından görevsizlik kararı verilerek dosyanın re'sen Kadastro Mahkemesine aktarılması gerektiği-
Tedbirin infazıyla ilgili şikayetin, ihtiyati tedbir kararını veren mahkemece incelenmesi gerektiği-
İşin yapıldığı yerin yurt dışında olduğundan işlemin yapıldığı yer yetki kuralının somut olayda uygulama yeri bulunmadığı- İşverenin yerleşim yerinin Ankara'da olduğu nazara alındığında Ankara iş mahkemelerinin yetkili mahkeme olduğu; bu nedenle, yetki yönünden dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği-