Boşanan ana babanın dört yaşındaki çocuklarının velayetini almaktan ısrarla kaçınmaları halinde, hakimin gerek MK.347 ve gerekse Korunmaya Muhtaç Çocuklar Hakkındaki Kanun hükümleri çerçevesinde ge-rekli kararı vermesi gerekeceği–
Manevi tazminat olarak takdir edilecek miktarın, felaketi özlenir hale getirecek derecede olmaması ve fiille tazminat arasında makul bir orantı bulunması gerektiği–
«Gizli bir derneğin üyeler listesini yayınlama»nın, kişilik haklarına saldırı niteliğini taşıyacağı–
İdare mahkemelerine verilen «iptal» ya da «yürütmeyi durdurma» kararların yerine getirilmemesinin, bu kararı yerine getirmeyen görevli (alınan kararda imzası bulunan kişiler) için «ağır kusur» sayılacağı ve bu nedenle aleyhine manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği –İdari işlemin (belediye encümen kararının) uygulanmasından zarar gören kişilerin adli yargıda değil idari yargıda tazminat davası açabileceği–
Evlenme vaadiyle cinsi münasebette bulunduğu sâbit olan ve hakkında babalığa hükmolunan erkek aleyhine manevi tazminata da hükmedilmesi gerekeceği–
Müşterisine gerekli özeni göstermeyip, onun saçlarının kırılıp dö-külmesine neden olan berberin, manevi tazminat ödemeye mahkum edilmesi gerekeceği–
Hayvanları ahırından çalınan kişi tarafından, çalanlar aleyhine “manevi tazminat davası” açılamayacağı–
Borçlar Yasasının 49’uncu maddesini birinci fıkrası hükmünün Anayasaya ve özellikle Anayasanın; 10,11 ve 14’üncü maddelerine aykırı olmadığı–
Savunma sırasında –mahkemedeki duruşmalarda veya TBMM’deki konuşmalarda– yapılan açıklamaların, sarfedilen sözlerin «savunma amacıyla ve savunma sınır içerisinde kaldığı ölçüde» hukuka uygun sayılacağı ve «kişilik haklarını zedelediği» ileri sürülerek manevi tazminata hükmedilemeyeceği–