Davalılar ileri sürdükleri iddiaların gerçekliği konusunda herhangi bir kanıt sunmayıp, iddialarını da ispat edemediklerinden, kullanılan sözcüklerin eleştiri sınırlarını aştığı kabul edilerek davacı yararına uygun miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Davanın retle sonuçlanmasının açılan o davanın davalısına tazminat hakkı vermeyeceği-
Basında yer alan yazılar için göz önünde bulundurulacak hususların yanı sıra davalı yazarın köşe yazılarında davacıya ait kitabı kamuoyuna duyururken, kamuoyunu aydınlatırken, içeriğini eleştirmiş, eleştirilerini çarpıcı sözlerle ifade etmiş olmasının; kitapta anlatılanların basın tarafından yorumlanmasının, bu bağlamda karşı görüşlerin belirtilmesinin, eleştiri sınırlarının aşılmadığını gösterdiği-
Zararı doğuran fiilin işlenmesinden sonra yayının her ne surette olursa olsun devredilmesi, başka bir yayınla birleştirilmesi veya sahibi olan gerçek veya tüzel kişinin herhangi bir surette değişmesi halinde, yayını devir alan, birleşen ve her ne surette olursa olsun yayın sahibi gibi hareket eden gerçek ve tüzel kişiler ve anonim şirketlerde yönetim kurulu başkanının, diğer şirketlerde üst yöneticinin, bu fiil nedeniyle hükmedilecek tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları-
Yayın ile aynı tarihi taşıyan ve üniversite Rektörlüğü’ne verilen dilekçe içeriğindeki iddiaların haber konusu yapılması nedeni ile haberin, veriliş anındaki beliriş biçimine göre görünür gerçeklik kapsamında kaldığı-
Yayın içeriği ve kullanılan ifade şekli itibarıyla eleştiri sınırları aşılmamış olup, konu ile ifade arasında düşünsel bağlılık unsuru yönünden de davacının kişilik haklarına bir saldırı bulunmadığı-
Yayının yapılmasına davacı kendi kusurlu eylemi ile sebep olmuş olup; yayının gerçek ve habercilik ilkeleri ile bağdaşır nitelikte ve eleştiri sınırları içinde kaldığı-
Dava konusu yayınlarda okuyucuların, davacı yerel yönetim kuruluşuna yönelik eleştirilerine yer verilmiş olduğundan saldırıdan ve hukuka aykırılıktan söz edilemeyeceği-
Davalılardan “…”, “….” ve “….”'ın da yargı kararlarının yerine getirilmemesi için gerçekleştirilen işlemlerin zeminini oluşturan işlemlerde imzaları bulunduğundan davacının zararından davalı Bakanla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları gerekeceği-
Basının eleştiri ve yorum hakkı varsa da bu eleştiri ve yorumun amacına uygun ölçüde yapılması, ifadelerin eleştirilecek kişinin kişilik değerlerini zedelemeyecek şekilde özenli seçilmesinin gerekeceği-