Uyuşmazlık, tazminat istemine ilişkindir...
Neticeten asıl ve karşı davadaki talepler aynı bağımsız bölümün mülkiyet hakkına ilişkin olmakla, her iki davadaki maddi ve hukuki olguların birlikte değerlendirilmesi ve asıl davada ileri sürülen el atmanın önlenmesi talebi hakkında 6100 sayılı HMK'nın 297 nci maddesine uygun şekilde gerekçelendirilerek karar verilmesi gerekirken, gerekçe gösterilmeden yazılı şekilde asıl davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Mahkemece yapılması gereken işin, asıl davadaki el atmanın önlenmesi talebi bakımından 24/06/2013 tarihli bilirkişi ek raporu ile belirlenen 150.000,00 TL taşınmaz değeri üzerinden hesaplanan (150.000,00 TL X 68,31 / 4 = ) 2.562,00 TL nispi peşin harçtan dava açılışında yatırılan 22,30 TL harcın mahsubu neticesinde yatırılması gereken 2.539,70 TL bakiye harcın Harçlar Kanunu'nun 30 ncu maddesi gereğince tamamlatılması (tamamlanmadığı taktirde aynı Kanunun 32 ve HMK'nın 150 nci maddeleri gereğince işlem yapılması); harç noksanlığı davacı yanca tamamlandığı taktirde asıl davanın esasının incelenmesine geçilerek, taraf iddia ve savunmaları ile karşı davada gerçekleşen maddi ve hukuki olgular gözetilmek suretiyle asıl davadaki el atmanın önlenmesi talebi bakımından sonucuna uygun ve gerekçe ihtiva eden karar verilmesinden ibaret olduğu-
Uyuşmazlığın yapılan tebligatların ve işlemden kaldırma kararlarının usulüne uygun olup olmadığı, hukuki dinlenme hakkı noktasında toplandığı- Davanın katkı payı alacağı istemine ilişkin olduğu- Muhatabın usulüne uygun olarak yapılacak tebligat ile açılan davadan zamanında ve tam olarak haberdar olacağı- Bu nedenle tebligat, yapıldığı tarihte yürürlükteki tebligat mevzuatına aykırı yapılmışsa, sadece tebligat hukukuna aykırı davranışın söz konusu olmayacağı- Aynı zamanda hukukî dinlenilme hakkının da ihlal edilmiş olacağı-
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın, işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği gerekçesi ile, davanın H.M.K.'nun 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Dava; birlik genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir...
Dava; davalı Oda'nın yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir...
Uyuşmazlık, haksız rekabetin tespit ve meni ile marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir...
İflasın açılmasından sonra müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durduğu ve ancak ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra bu davalara devam olunabildiği , İİK 194 hükmünün amacının masanın aktif ve pasifini ilgilendiren davalara devam edilip edilmeyeceği konusunda alacaklılara zaman tanımak olduğu- Temyiz dilekçesinde adi tasfiye işlemlerinin Bakırköy 1. İcra Müdürlüğünün 2021/10 İflas sayılı dosyasında yürütüldüğü, ikinci alacaklılar toplantısının 10.05.2023 tarihinde yapıldığının belirtildiği- o hâlde, yerel mahkemece İİK'nın 194. maddesi uyarınca inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre  hüküm tesisi için kararın bozulmasının isabetli olduğu-
Taraflar arasındaki eser sözleşmesinde iş bedelinin dolar cinsinden kararlaştırıldığı, davacı iş sahibi tarafından mevcut dekontlara göre toplam 26.000 USD karşılığı 28/09/2007 tarihinde 10.000 USD, 09/05/2008 tarihinde de 16.000 USD karşılığı 20.250,54 TL ödeme yapıldığı - Davacının sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi talebinin bulunduğu- Davacının dava dilekçesinde 26.000 USD’nin talep sonucunda belirtilen ödeme tarihlerinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte aynen ya da fiili ödeme günündeki TCMB efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan tahsili talebinde bulunduğu, bu nedenle temerrüt tarihi de göz önüne alınarak mahkemece dolar cinsinden tahsil ve buna göre işleyecek faize karar verilmesi gerektiği -
Ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı pay oranının tapu iptali ve tescilinin mümkün olmaması halinde tazminat ve ecrimisil istemine ilişkin davada temyiz sınırının ve kanun yolunun açık olup olmadığının denetlenmesi bakımından mahkemece taşınmazın değerinin keşfen belirlenmesi, bundan sonra dava değerinin hesaplanması, bu değer üzerinden kanun yolu denetiminin mümkün olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği-