Davacı, dava devem ederken dava konusu alacağını bütün faiz ve ferileri ile birlikte dava dışı bir kişiye devrettiğinden, HMK. mad. 125/2 uyarıca, üçüncü kişinin davacı yerine devrolunan kısım için davaya kaldığı yerden devam etmesi için meşruhatlı davetiye ile çağrılıp, davaya katılması halinde yargılamaya devam edilerek davanın sonuçlandırılması, katılmaması ve davayı takip etmemesi halinde HMK. mad. 150 uyarınca işlem yapılması, devralan davaya devam edecek olursa ilgili dava birleştirilmek üzere dava açması uygun ve kesin bir süre verilmesi, verilen süre içinde açılacak dava birleştirildikten sonra bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece yapılacak iş, davacıların tümüne usulüne uygun tebligat yapılıp duruşmaya devam edilerek, bozma ilamına uyulup uyulmaması yönünde bir karar verilmesi ve yargılamaya devam edilmesi gerekirken, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davacı vekilince sunulan mazeret dilekçesinde duruşma gününün sistemden öğrenileceğine dair bir talep bulunmadığı gibi talep olsa dahi mahkemece bu yönde bir karar verilemeyeceği- Davacı vekilinin mazeretinin kabulüne karar verilerek duruşma günü kararlaştırıldıktan sonra, duruşma gününün UYAP üzerinden öğrenilmesine karar verilmesi ve davacı avukatına duruşma gününün tebliğ edilmemesi halinde, davacı vekilinin duruşma gününden haberdar edilemediğinin kabulüyle; yeniden duruşma günü bildirilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği-
Mahkemece, yapılan başvurunun niteliği gözetilerek İİK'nun 18/1. ve HMK'nun 150. ile 320/4. maddeleri gereğince davanın 2. kez takipsiz bırakıldığı celsede “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilip işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının belirtilen nedenlerle bozulması gerekirken Dairemizce maddi hataya müsteniden onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü gerektiği-
Dosyanın incelenmesinde, davacılardan ........’a .............. tarihli duruşmaya çağrı kağıdının bizzat tebliğ edilmesine karşın duruşmaya kendisi ya da tayin ettiği vekilinin katılmadığının ve mazeret de bildirmediğinin anlaşıldığı, şu halde mahkemece, eldeki davada karar tarihi itibarı ile HMK'nın 150.maddesinde öngörülen 3 aylık süre geçtiğinden davacı ............. yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken adı geçen davacı yönünden davaya devam edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı-
Duruşma gün ve saatinin kalemden ya da UYAP sisteminden öğrenilmesine karar verilemeyeceği, belirtilen sebeple, davacı vekili ................ tarihli duruşmaya usulüne uygun şekilde davet edilmediğinden, 6100 Sayılı HMK’nin 150/2. maddesi gereğince 16.01.2019 tarihinde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı, o halde, mahkemece, taraflara usulüne uygun yeni duruşma günü tebliğ edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekeceği-
Haczedilmezlik iddiasına ilişkin başvuru şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlu vekilinin geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olması halinde, HMK. 150/1 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasını ve sonuçta davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini yerine, İİK. 18/3 uyarınca, taraflar gelmeseler bile inceleme yapılarak şikayetin sonuçlandırılması gerektiği-
Taşınmazın keşfen saptanan değeri üzerinden eksik harcın tamamlanması için davacıya süre verilmesi, bu gereklilik yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi ve asıl davanın sonucuna göre birleştirilen davada karar verilmesi gerekeceği-
Davacı üçüncü kişi vekilinin duruşma saatinden önce geçerli bir mazeret sunarak duruşmaya katılmadığı anlaşıldığından, mahkemece, mazeretin duruşma saatinden sonra sunulduğundan bahisle dosyanın işlemden kaldırılmasına ve akabinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davacıya bozma ilamı ve duruşma gününün usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeniyle davacının duruşmaya katılmadığı gerekçesiyle dosyanın işlemden kaldırılmasına ve yasal üç aylık sürede yenilenmediğinden bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-