İİK'nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen 'alacaklısını zarara uğratmak kastıyla mevcudu eksiltmek' suçunun oluşabilmesi için borçlu hakkında haciz yolu ile takip yapılmış olması gerektiği- Rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması halinde suçun unsurlarının oluşmayacağı-
Alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla mevcudu eksiltmek suçunun oluşması için haciz yoluyla takibe girişilmesi gerektiği, sanık hakkında “Taşınır Rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi” başlatıldığı anlaşıldığından beraat kararı verilmesi gerektiği-
Alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla mevcudu eksiltmek suçunun oluşabilmesi için borçlu hakkında haciz yoluyla takip yapılmış olması gerekirken; takibin rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılması, suçun maddi unsurlarını sağlamamış olacağından sanık hakkında, alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla mevcudu azaltmak suçundan hüküm verilemeyeceği-
Şikayete konu olan, "sanığın, üçüncü şahsa karşı açmış olduğu alacak davasından vazgeçmesi'' şeklinde gerçekleşen eylemi, İİK'nın 331. maddesindeki borçlunun; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar etmek şeklinde sayılan eylemlerinden herhangi birisini oluşturmayacağı ve atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından beraat yerine, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilemeyeceği-
Alacaklısını zarara uğratmak maksadıyla mevcudunu eksiltmek suçuna iştirakin mümkün olduğu- Suça konu tasarrufun iptaline ilişkin dosyasının sonucunun kesinleşmesi beklenilmeden eksik kovuşturma ile karar verilemeyeceği-
Borçlu şirket adına kayıtlı .... parselde bulunan taşınmazın devrinin alacaklıyı zarara uğratmak amacıyla yapılıp yapılmadığının tespiti açısından; öncelikle taşınmaz üzerindeki ipotek alacağının miktarı belirlenip, gayrimenkulün gerçek değerinden ipotek alacağı düşüldükten sonra, kalan bedelin borcu karşılamaya yetip yetmediği tespit edilip, taşınmazın değeri ipotek alacağından fazla çıkması halinde taşınmazın tasarruf tarihindeki gerçek değeri ile satış değeri arasında fahiş fark olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp, taşınmazı satın alan şahıs ile sanık arasında yakın akrabalık ya da yakın arkadaşlık ilişkilerinin bulunup bulunmadığı, taşınmazın halen kimin kullanımında olduğu, satış bedelinin ödenip ödenmediği ve taşınmaz bedelinin kredi borcunu ödemekte kullanılıp kullanılmadığı araştırılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilemeyeceği-
Mahkemece her ne kadar sanıkla ilgili suçun sübut bulduğundan bahisle mahkumiyet kararı verilmiş ise de; sanığın üzerine atılı bulunan İİK'nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen alacaklısını zarara uğratmak kastıyle mevcudu eksiltmek suçunun oluşabilmesi için borçlu hakkında haciz yolu ile takip yapılmış olması gerektiği, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması halinde suçun unsurlarının oluşmayacağı-