TBK’nun 139. maddesinin icra takip hukuku kurallarına göre icra mahkemesine yapılan takas istemleri sırasında nazara alınması mümkün olmayıp, temlik bildirimi yapılan tarihten önce borçlunun takip konusu yaptığı alacağının muaccel hale gelmiş olmasının sonuca etkili olmadığı- Çünkü İİK’nun 71. Maddesi kapsamında takas itirazında bulunulabilmesinin ön koşulunun, borçlu hakkında kesinleşmiş bir takip bulunması olduğu- Borçlu, alacak muaccel olsa bile, takibin henüz kesinleşmediği dönemde İİK’nun 71. maddesinde anılan koşullara göre takas itirazını ileri sürme imkanına sahip olmadığı-
İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklının itirazın kaldırılmasını isteyebileceği-
Takip dayanağı bonolarda tanzim yeri unsuru bulunmadığından bononun niteliği, bir diğer anlatımla kambiyo senedi vasfını taşımadıklarından zamanaşımı süresinin, anılan senetlerin vade tarihi itibariyle uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 125. maddesine göre on yıl olup, senetlerin vade tarihlerinin icra takibinin başlatıldığı sürenin geçmediğinin kabulü gerekeceği-
Borçlu murisine ait bir alacak için takibedilmekte olup da, terekenin borca batık olduğunu ileri sürerse, bu hususta ilam getirmesi için kendisine münasip bir mühlet verileceği, bunun dışında itirazın kaldırılması talebinin kabul veya reddi için ileri sürülen iddia ve savunmaların, bekletici mesele yapılamayacağı-
İcra takibinin dayanağı olan, taraflar arasında imzalanan "borç ödeme ve yapılandırma sözleşmesi"nin içeriğinden tarafların kati bir borç hususunda anlaşmış olduğunun, alacaklı tarafa yüklenmiş bir edim bulunmadığının ve sonuç olarak İİK.nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklıya genel haciz yolu ile takip yapma imkanı tanıyan mücerret borç ikrarını içeren bir belge niteliğinde olduğunun anlaşıldığı, o halde, mahkemece, borçlu itirazını İİK.nun 68/3.maddesi gereğince aynı maddenin birinci fıkrasında sayılan belgelerle ispat edemediğinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesinin gerekeceği-
İİK'nun 68. maddesine dayalı itirazın kaldırılması talebinin, İİK'nun 70. maddesi uyarınca icra mahkemesince incelemenin mutlaka duruşmalı olarak yapılması gerekeceği-
Usulüne uygun yapılmış bir temlik bulunmaması halinde, kambiyo senedi niteliğinde bulunmayan senedi ciro ile alan kişinin yetkili hamil sıfatı dolayısıyla takip hakkı olmadığının kabulü gerekeceği-
Alacaklının icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 68. maddesi gereğince borçlunun borca ve yetkiye itirazlarının kaldırılmasına ilişkin olup, borçlunun yetki itirazı hakkında bir karar verildikten sonra, yetki itirazı yerinde değil ise diğer itirazların incelenmesi suretiyle alacaklının itirazın kaldırılması talebinin kabul veya reddine karar verileceği-
İİK.nun 68. maddesinde yazılı belgelerle ispatlanacak olanın hukuki ilişki ve borç olduğu, borçlu hukuki ilişkiyi ve borcu kabul edip ödemede bulunduğunu ileri sürdüğüne göre kabul edilen bir hususun ayrıca İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatına yer olmadığının kabul edilmesinin gerekeceği-
Takibe dayanak yapılan senet, belirli bir para borcu ikrarını içermekte olup, icra müdürlüğüne yapılan itirazda, senet altındaki imza açıkça inkar edilmediğinden, anılan belge, İİK'nun 68. maddesi kapsamında imzası ikrar edilmiş borç ikrarını içeren belge niteliğinde olduğundan borçlu, borcu olmadığını aynı nitelikte bir belge ile kanıtlayamadığına göre, mahkemece, alacaklının itirazın kaldırılması isteminin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-