“İlamın kesinleşmeden icraya konulamayacağı”na ilişkin şikayetin 7 günlük süreye bağlı olduğu–
‘Takip konusu aracın rayiç değerinin ticaret odasından sorularak belirlenmesi’ doğrultusundaki talebin icra müdürlüğünce kabul edilmeyerek ‘aracın değerinin re’sen seçilecek bilirkişi marifetiyle belirlenmesine’ karar verilmesi halinde bu karara yönelik şikayetin 7 günlük süre içinde yapılması gerekeceği–
MK’nun 197. maddesi uyarınca hükmedilmiş olan ‘tedbir nafakası’nın ayrı yaşama sürdüğü müddetçe devam edeceği–
İİK’nun 24. maddesi uyarınca teslimine hükmedilen aracın değeri icra müdürlüğünce belirlendikten sonra, bu değerin ödenmesi amacıyla alacaklı tarafından icra müdürlüğü vasıtasıyla borçluya gönderilecek muhtıranın tebliği tarihinden itibaren borçlu temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizinin bu tarihten itibaren işlemeye başlayacağı–
Mahkeme kararında açıkça ‘reeskont faizi’ne hükmedilmişse yorumla bunun ‘hükümde belirtilmeyen yasal faizi de ifade ettiği’nin kabul edilemeyeceği, uygulanacak faiz oranının TC. Merkez Bankasının reeskont işlemlerinde uyguladığı faiz oranına göre saptanması gerekeceği–
Her iki takibin dayanağı aynı ilam olmakla beraber, takibe konu olan kısımlar ayrı ayrı olduğundan ve ayrı takip şeklini gerektirdiğinden, ortada ‘mükerrer takip’ten bahsedilemeyeceği–
"E Tipi Kapalı ve Açık Cezaevi Müdürlüğü’nün gerçek ve tüzel kişiliği bulunmadığından, taraf ehliyetine de sahip olmadığı, bu nedenle yapılan icra takibinde “borçlu” olarak gösterilemeyeceği–
‘İlama aykırılıktan kaynaklanan şikayetin –‘ilama aykırı şekilde icra emri düzenlenmesi’, ‘takip tarihinden önce ilamın bozulmuş olması’, ‘işlemiş faizin ve mahkeme harç ve masraflarının ilam içeriğine uygun olmayarak talep edilmiş olması’, ‘aynı ilama dayalı olarak mükerrer takip yapılmış olması’ vb.- süreye bağlı olmadan her zaman yapılabileceği–