İİK'nın 206. maddesinin ilk fıkrasında belirtilen alacaklıların, gayrimenkulden kaynaklanan vergiler çıktıktan sonra kalan bedel üzerinde rüçhan haklarının bulunduğu, sıraya girmeden öncelikle bu alacakların ödeneceği, anılan Kanun'un bu açık hükmü karşısında davacının ipotekli alacağının 4. sıraya kaydedilmiş olmasının doğru olmadığı-
Borçlu şirketin, istemine dayanak yaptığı ........ Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ....... Esas sayılı dosyasında, ilgili mahkemece; “... bu günden sonra rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipler ve İİK'nun 206. maddesinin 1. sırasında yazılı alacaklar için yapılan takipler dışında 6183 sayılı kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmaması” şeklinde tedbir kararı verildiği, dosya içinde mevcut yazı cevabına göre takip tarihi itibariyle tedbirin halen devam ettiği görülmekte olup, takibin, tedbir kararından sonra başlatıldığının anlaşıldığı, o halde, mahkemece, anılan tedbir kararı uyarınca borçlu yönünden şikayetin tümden kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirketin, istemine dayanak yaptığı .......... Asliye Ticaret Mahkemesinin ........ Esas sayılı dosyasında, ilgili mahkemece, “... bu günden sonra rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipler ve İİK'nun 206. maddesinin 1. sırasında yazılı alacaklar için yapılan takipler dışında 6183 sayılı kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmaması” şeklinde tedbir kararı verildiği, dosya içinde mevcut yazı cevabına göre takip tarihi itibariyle tedbirin halen devam ettiği görülmekte olup, takibin, tedbir kararından sonra başlatıldığı anlaşıldığından, mahkemece, anılan tedbir kararı uyarınca borçlu yönünden şikayetin tümden kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Şikayet edilen sıra cetvelinde şikayet olunan haricinde kendisine para isabet eden alacaklılar bulunduğundan taraf teşkili sağlanmadan karar verilemeyeceği-
İİK'nın 140/2. maddesine göre haciz sıra cetvelindeki alacaklıların Kanun'un 206. maddesinde hangi sıraya alınacaklarsa o sıraya kaydedileceği, bu maddeye göre işçi alacağının rüçhanlı olabilmesi için ilk hacze İİK'nın 100. maddesi uyarınca iştirak şartının oluşması gerekeceği, bu durumda işçinin haciz tarihinden geriye 1 yıl içinde (davada geçen süre hariç) oluşmuş işçi alacaklarının ilk hacizden önce ödenmesi gerekeceği-
İİK.'nun 297. maddesinde öngörülen takip yasağının "icra ve iflas takiplerinin başlatılmaması" değil, "başlatılıp yürütülmemesi", örn;ödeme emri gönderilmemesi olarak anlaşılmasının mümkün olmadığı- Her halükarda eğer geçici mühlet kararından sonra takip başlatılmış ve borçluya ödeme emri gönderilmiş ise, bu takibin geçici mühlet kararını veren asliye ticaret mahkemesi nezdinde (süresiz) şikayet yoluyla iptal edilebileceği-
"Şikayet olunanların alacaklarının diğer malların satışından karşılanıp karşılanmadığının belirlenmesi" gerektiği gerekçesiyle verilen bozma üzerine "yapılan sıra cetvellerinde iddia edildiği gibi davalılara mükerrer ödeme yapılmadığı gibi .. sayılı dosyasında yapılan sıra cetveline alınarak Vergi Dairesine yapılan 157,69 TL'nin 6183 s. K. gereğince borçlunun borcuna karşılık ödendiği, davacının tasarrufun iptali kararlarından dolayı haciz konulmadığından İİK'nın 100, 138, 140 ve 206. maddelerine göre sıraya alınamayacağı, sıraya alınmamasının kanun gereği olduğu, her iki sıra cetvelinin de yasal düzenlemelere göre tanzim edildiği ve usulsüzlük olmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Mali yönden ödeme güçlüğü içinde bulunan borçlu bakımından çok kere büyük bir meblağ teşkil eden hakediş bedellerinin, alacaklı bankalar tarafından mahsup edilerek kendi alacaklarını tahsil etmelerinin, borçlarını ödemek suretiyle alacaklıların iflas tasfiyesine göre daha iyi bir şekilde ve eşit koşullar altında tatmin etmeye yönelik konkordato ile ulaşılması öngörülen hedefe uygun düşmeyeceği- İİK. mad. 287 uyarınca, mahkemenin borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alacağı- Borçlu şirketlerin kendi hesaplarına , geçici mühletin ilan tarihi ve sonrasında gelecek olan hakediş bedellerinin ve alacaklarının bankalar tarafından kendi alacaklarına mahsup edilmemesi yönünde, hakediş bedellerinin ve alacaklarının konkordato projesi çerçevesinde ve konkordato komiseri denetiminde kullanımının sağlanması için ihtiyati tedbir kararı verilmesinin konkordatonun amacına uygun düşeceği- Borçlu şirketlerin aynı ek tedbir talebindeki , paraların başka hesaplara yatırılmasına yönelik istemi yönünden haklılığını gerektirir bir durumun mevcudiyeti ve ihtiyati tedbir şartlarının ise oluşmadığı-
İflasın ertelenmesinden en fazla bir yıl öncesine ilişkin ve erteleme süresinde doğan işçi alacaklarının 209. madde kapsamında kabul edilmesi gerektiği- Takibe konu işçilik alacağının tahakkuk tarihi alacak davasındaki karar tarihi olduğundan ve iflasın ertelenmesi davası devam ederken verilen tedbir kararının tarihine göre, alacağın tahakkuk tarihinin tedbir karar tarihinden önceki bir yıllık süreden önce olduğu anlaşıldığından, alacaklının istisnadan yararlanma hakkına sahip bulunmadığı-
Borçlu şirket hakkında 10.04.2013 tarihli kararı ile iflasın ertelenmesine, aynı şartlarda 27.11.2014 ve 10.04.2016 tarihlerinde iflasın ertelenmesi kararının uzatılmasına ilişkin kararlar verildiği, takibe konu işçi alacağının tahakkuk tarihinin 29.03.2016 (alacak ilamının karar tarihi) olduğu, yani, alacağın, iflas erteleme süresi içinde doğan ve İİK.nun 206. maddesinin birinci sırasında yazılı alacaklardan olduğu, tedbir kararı ve yasa gereği istisna kapsamında kaldığı-