"Sıra cetvelindeki sıraya itiraza" ilişkin uyuşmazlıkların çözüm yerinin icra mahkemesi olduğu-
İpotek akdinin dayanağı olan kredi sözleşmeleri dosyaya getirtilerek dairemiz yerleşik içtihadı da nazara alınarak ipotek akdinde yazılı ifadenin geçerli olup olmadığı değerlendirilip, bir sonuca varmak gerekirken, ipotek akdinin dayanağı olan kredilerin dışında mevcut olan davacı alacağının ipotek kapsamında değerlendirilerek sonuca gidilmesinin doğru olmadığı-
Alacak İİK'nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardan olup, tedbir kararının istisnası kapsamında kaldığından, alacaklının İİK'nun 179/(b)-son maddesi gereği takip yapma ve takibe devam etme olanağnını mevcut olduğu, bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kabul edilerek şikayetin reddi yönünde yeniden hüküm kurulması gerekeceği-
Şikayetçiden ipotek ve rehinle ilgili belgelerin sorulmadan, ipotekli taşınmazın iflas masasında olup olmadığı incelenmeden eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığı-
Muhafaza masraflarının tespitinde yedieminin kendi tarifesi değil Adalet Bakanlığınca belirlenen tarifenin uygulanacağına ilişkin bu belirlemenin genel mahkemelere ait olduğu, bu nedenle icra mahkemesince HMK'nın 114/1-c, 115/1, 2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
İlk ara kararın halen ayakta olduğu anlaşılmakla borçlu şirket yönünden satış mümkün olmadığından bu durumda zorunlu takip arkadaşı olan ipotek verenler yönünden de ipotek verenlerin maliki olduğu taşınmazların satışının mümkün olmadığı- Asıl borçlu ile ipotek veren arasında zorunlu takip arkadaşlığının bulunması nedeniyle haklarında birlikte takip yapılması gerektiği (İİK. mad. 149)- Asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının, hem söz konusu kararın niteliği gereği, hem de zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle ipotekli taşınmaz malikleri yönünden sonuç doğurmayacağının kabul edilemeyeceği- İpotekli taşınmazın malikleri hakkında verilmiş iflas erteleme veya ihtiyati tedbir kararı bulunmasa da, takip, asıl borçlu şirketin borçlarından dolayı ve söz konusu şirket lehine verilen ipoteğe dayalı olarak başlatıldığından, iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir ve daha sonra verilen iflasın ertelenmesi kararları kapsamında İİK. mad. 179/b gereğince, ipotek konusu taşınmazların satışı gerçekleştirilemeyeceği-
Konkordato geçici mühleti ile tedbir kararı veren ticaret mahkemesinin imtiyazlı alacaklar yönünden verdiği ihtiyati tedbir kararının sadece muhafaza tedbirleri ile satışın önlenmesine yönelik olup, bu alacağa (işçilik alacağına) dayalı olarak takip başlatılabileceği gibi haciz işlemi yapılmasına da engel bir durum bulunmadığı- Sınırlı yetkili icra mahkemesince ihtiyati tedbir kararının yorum yoluyla genişletilerek tedbir kararı içeriğinde yer almayan haciz işleminin yapılmamasına yönelik bir sonuç çıkarılmasının mümkün olmadığı, icra mahkemesinin genel mahkemeden verilen tedbir kararını sadece tedbir kararında yer alan haliyle değerlendirmek zorunda olduğu, tarafların tedbirin genişletilmesi ya da değiştirilmesi konusunda talepleri varsa bu taleplerini kararı veren mahkemeye iletmeleri gerektiği-
Mahkemece taraf vekillerinin borçluya yapılan tebligatlara ilişkin usulsüzlük iddialarının incelendiği, ancak sıra cetvelinde yer alan icra takiplerine ilişkin hacizlerin tarihi ve sırası yönünden bir inceleme yapılmadığı görüldüğünden, sıra cetvelinde yer alan icra dosyalarının haciz tarihleri değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK'nın 206. maddesinin ilk fıkrasında belirtilen alacaklıların, gayrimenkulden kaynaklanan vergiler çıktıktan sonra kalan bedel üzerinde rüçhan haklarının bulunduğu, sıraya girmeden öncelikle bu alacakların ödeneceği, anılan Kanun'un bu açık hükmü karşısında davacının ipotekli alacağının 4. sıraya kaydedilmiş olmasının doğru olmadığı-