Tapuya işlenmemiş taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin (ve mahkemeden alınan «tescil kararı»nın) üçüncü kişilere (tapuya haciz koydurmuş olan alacaklılara) karşı ileri sürülemeyeceği–
Mülkiyeti muhafaza koşuluyla satılan malın, satıcının alacaklıları tarafından haczedilmesi:
Kamyon kiracısının haczin muvazaalı olduğunu iddia ederek sataşmanın önlenmesini isteyebileceği-
Taşınmaza ilişkin istihkak davasının, haczin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde açılabileceği–
Rehin cirosu ile senede hâmil olan bankanın, istihkak iddiasında bulunabileceği–
Tapu sicilindeki «satış vaadi şerhi»nin tapu memuru tarafından icra dairesine bildirilmemesi sonucunda, taşınmazın şartnamede yer almayan «satış vaadi şerhi» yokmuş gibi satılmasından sonra, lehine satış vaadinde bulunulan kişinin alıcı aleyhine «tescil davası» veya «ihalenin feshi davası» açabileceği, aksi takdirde «ağır kusurlu» sayılacağı ve MK. 917’ye dayanarak Devlet aleyhine tazminat davası açamayacağı—
Taşınmaz satış vaadine dayalı istihkak iddiasından doğan uyuşmazlığın genel mahkemelerde değil icra mahkemesinde (tetkik merciinde) çözümleneceği–
İstihkak iddiasını kendisine tebliğ etmeyen icra müdürünün bu işlemini, alacaklının süresiz şikâyet konusu yapabileceği–
Ortada geçerli bir haciz bulunmadıkça, istihkak iddiasında bulunulamayacağı–