Aynı olaydan kaynaklanan zarar nedeniyle davalıya karşı olan birden fazla talebin (maddi ve manevi tazminat) aynı davada birleştirmesi (objektif dava birleşmesi) durumunda temyizde kesinlik sınırının tespiti için temyiz edilen maddi ve manevi tazminat tutarlarının toplamlarının esas alınması gerektiği-"Dava, maddi ve manevi tazminat istemini içerdiğinden, davaların yığılması söz konusu olsa bile, her birinin ayrı dava olma özelliğini yitirmediği, maddi ve manevi tazminat istemlerinin ayrı kalemler olduğu, çoğu zaman tahkikatlarının ve delillerinin toplanma aşamalarında da farklılık bulunduğu, maddi ve manevi tazminata hükmedilebilme koşullarında da farklılık olduğu, maddi ve manevi tazminat taleplerinin iki ayrı dava olduğu, kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat miktarlarının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Davacıya temyiz başvurma harcı ve maktu temyiz karar harcını ikmal etmesi için muhtıra çıkarılarak bir haftalık kesin süre verilmesi, kesin süre içinde harç yatırıldığı takdirde dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi, süresi içinde harç yatırılmadığı takdirde 6100 sayılı Kanun’un 366 ncı maddesi yollamasıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesi gereğince davacının temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
HGK. 20.12.2023 T. E: 4-774, K: 1277
HGK. 20.12.2023 T. E: 4-331, K: 1269
Kararın verildiği 2023 tarihi itibariyle 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanması gereken 1086 sayılı Kanun'un 427 nci maddesi gereğince temyiz kesinlik sınırı 12.950,00 TL olup uyuşmazlığa konu miktar her iki taraf bakımından bu sınırın altında kaldığından, karara karşı temyiz yoluna gidilmesinin miktar itibariyle mümkün olmadığı-
Duruşma isteminin reddi kararlarının hak ihlâli olarak değerlendirilmesinin mümkün görülmediği- Somut olayda 6100 sayılı Kanun’un 46 ncı maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hâkimin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat şartları oluşmadığı-
HGK. 20.12.2023 T. E: 4-938, K: 1266
Dava değeri 2021 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibariyle mümkün bulunmadığından, davacının temyiz başvurusunun miktardan reddine karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlık, 6100 sayılı HMK'nın 110 uncu maddesi kapsamında birden fazla talebin aynı dava dilekçesi ile birlikte dava konusu yapılması, bir başka ifade ile “davaların yığılması” hâlinde kanun yolu denetimi açısından dava değerinin her bir dava için ayrı ayrı mı, yoksa toplam taleplerin mi esas alınacağı noktasında toplanmaktadır..
İlgili kanun maddesinde sınırlı sayıda belirtilen (HMK. m. 46) sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hakimlerin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat şartları oluşmadığından Özel Dairece davanın reddine karar verilmesi gerektiği-