Tebligat mazbatasında adresteki binanın yıkıldığının belirtildiğinden TK. mad. 35 'in uygulanmasının imkansız olduğu- Mahkemece, ihya edildiği anlaşılan ve tasfiye haline dönen kooperatifi 6102 sayılı TTK. mad. 643 yollamasıyla aynı Kanun'un 539/3. maddesi uyarınca davalarda temsil yetkisi tasfiye memurlarına ait olduğundan, ticaret sicil memurluğundan son tasfiye memurları sorularak, gerekçeli kararın ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin anılan tasfiye kurulu üyelerine davalı şirket adına tebliğ edilmesi gerektiği- Mahkemenin gerekçeli kararı ve davacının temyiz dilekçesi davalı kooperatife MERNİS adresi araştırılmadan 7201 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre tebliğ edilmiş olup, anılan davalının öncelikli MERNİS adresi araştırılıp, tespit edildiği takdirde Tebligat Kanunu mad. 10/2 ve 21/2 uyarınca bu adreste kendisine tebligat yapılması gerektiği-
Adres kayıt sisteminde yer alan adrese Tebligat Kanununun 21. maddesine göre tebligat yapılabileceğinden davalının adres kayıt sisteminde yer almayan adrese Tebligat Kanununun 21. maddesindeki usul çerçevesinde dava dilekçesinin tebliğ edilmesinin doğru olmadığı-
Davalının adres kayıt sistemindeki Fransa adresine mahkemece Başkonsolosluk aracılığı ile tebligat çıkarılmasının doğru olduğu; ancak çıkarılan tebligatta "Tebliğin konusu ile hangi merci tarafından çıkarıldığı bilgilerinin yer aldığı ve otuz gün içinde başvurulmadığı takdirde tebliğin yapılmış sayılacağı ihtarını içeren bildirim" bulunmadığından; yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, mahkemece; usulsüz bu tebligattan sonra davalının adres kayıt sisteminde yer almayan diğer adreslere yaptığı tebligatlar da usulsüz olduğundan; davalıyı, savunma hakkı tanımak amacıyla usulüne uygun olarak cevap vermeye ve duruşmalara katılmaya davet etmedikçe yargılamaya devam edip hüküm verilemeyeceği-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-  Borçlu şirketin, tebliğ işleminin yapıldığı tarih itibariyle ticaret sicilinde kayıtlı yeni adresi farklı olup ilan edildiği halde bu adresi yerine borçlu şirketin eski adresinde yapılan tebligatın usulsüz olduğu- Tebligatta şirket yetkilisinin geçici olarak çarşıya gittiğine yönelik beyanı veren şahsın kim olduğu belli olmadığından, imzası ya da imzadan kaçınmış ise bu hususa da yer verilmediğinden tebligatın bu nedenle de usulsüz olduğu- İhalenin feshine karar verilmesi halinde, buna bağlı olarak da ortada geçerliliğini ve varlığını sürdüren usulüne uygun bir ihale bulunmadığından İİK’nun 133. maddesine dayalı işlem yapılması ve re’sen tamamlayıcı ihale yapılmasının da mümkün olmadığı-
TK'nun 10/1. maddesi gereğince muhatabın bilinen adresine çıkarılan tebligatın bilâ tebliğ iadesi halinde, aynı maddenin 2. fıkrası gereğince adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresine normal değil, aynı Kanun'un 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılabileceği-
Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu, tebligatta bilgisine başvurulan ve haber verilen komşunun ismi alınmadan tebliğ işlemi yapılmasının usulsüz olduğu- Birden fazla taşınmazın aynı ilanla satışa çıkarılması halinde, toplam paraya çevirme giderinden, satışı yapılan her taşınmaza isabet eden miktar oranlama suretiyle tespit edilerek, ayrıca müstakil harcamalar var ise bedele eklenerek oluşacak sonuca göre İİK. mad. 129'a uygun şekilde satışın gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin belirlenmesi gerektiği- Paraya çevirme giderlerine, satış yolluğu ve tebligat giderlerinin de ilave edilmesi gerektiği-
Borçlunun işte olduğuna ilişkin araştırmanın, kimden sorularak yapıldığı belirlenmemiş olup, bu durumda tebliğ işleminin, Tebligat Kanunun 21/1. ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun olarak yapılmadığı-İİK. nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmesi gerekeceği, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Davalının nüfus kayıt örneğinde yerleşim yeri adresi bildirildiği halde, dava dilekçesinin, davalının bu adresine değil de başka bir adrese tebliği halinde, tebligatın 21. maddeye göre usule aykırı tebliğ edildiğinin kabulü gerekeceği-
Davalılardan bazı şahıslara usulüne uygun tebligat yapılmaksızın yokluklarında yargılama yapılarak HMK. mad. 27 'ye aykırı şekilde hukuki dinlenilme haklarının ihlal edilmesinin doğru olmadığı ve mernis sistemine kayıtlı adreslerine dava dilekçesi tebliğ edilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebileceği-