Gecikmiş itirazın ön koşulunun, usulüne uygun bir tebligatın yapılmış olması olduğu- Tebliğ memuru, muhatabın adreste bulunmama sebebini, adresinden geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığını, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğini, dönecekse ne zaman döneceğini ilgili kişilerden sorup tespit ve tevsik edilmeden ve haber verilen komşunun kim olduğu açık bir şekilde tespit edilmeden yapılan tebligatın, bu hali ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun yapılmadığı anlaşıldığından usulsüz olduğu, bu durumda uyuşmazlığın İİK'nın 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 sayılı Kanun'un 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekeceği- Borçlunun şikayet dilekçesinde, ayrıca gecikmiş itiraz deyimini de kullanmış olması, HMK’nın 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvurunun bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayeti olduğu-
Kiracının kira sözleşmesinde adresinin ................... adresi olarak belirtilmesine rağmen, bilinen adres olan bu adrese tebligat çıkartılmaksızın davacının iade gelen eksik adres bildirilen tebligat üzerine doğrudan mernis adresine TK'nın 21/1. maddesi gereğince tebligat yapılması ve bu tebligatın iade gelmesi nedeniyle TK'nın 21/2. maddesi gereğince yapılan tebligat usulsüz olduğundan, TK'nın 10. maddesi gereğince bilinen adrese tebligat çıkartılmadan mernis adresine doğrudan tebligat çıkartılmasının usulsüz olduğu-
İpotek veren taşınmaz maliki üçüncü kişiye, İİK.'nin 150/ı maddesi gereğince hesap özeti gönderilmesi zorunluluğu bulunmamakta ise de; ipotek veren üçüncü kişi hakkında takip yapılabilmesi için TMK.'nin 887. maddesi uyarınca, alacağın kendisinden istenilmesi, yani muacceliyet ihtarının gönderilmesi gerektiği- İİK'nın 150/ı ve 68/b maddelerine göre, ipotekli takip yapılabilmesi ve icra emri gönderilebilmesi için, asıl borçlu ve ipotek veren taşınmaz malikleri 3. kişilere, ihtarnameye ilişkin tebligatın İİK.'nin 68/b koşullarında yapılmış sayılması gerektiği, bu hususun kamu düzeninden ve ilamlı takip yapma şartı olduğu, İİK.'nin 16/2. maddesi gereğince süresiz şikayete tâbi olduğu ve mahkemece re'sen nazara alınması gerektiği-
Ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edilmesi üzerine, alacaklının, borçlunun mernis adresine TK'nın 21/2. maddesi gereğince tebligat gönderilmesi talebinin icra müdürlüğünce reddedilmesi nedeniyle ödeme emri tebligatının TK'nın 21/1. maddesi gereğince yapıldığının tespit edildiği, buna göre de TK'nın 21/2. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığının araştırılamayacağı, TK'nın 21/1. maddesine uygun yapılan tebliğ işlemi nedeniyle takip kesinleştikten sonra uygulanan hacizlerin de usulüne uygun olduğu- Borçlunun icra mahkemesine başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü ve aşamalarda tekrar ettiği, İİK'nın 58. maddesine dayalı olarak takip dayanağı belgenin takip dosyasına sunulmadığına ilişkin şikayetinin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemelerince incelenmemesi isabetsiz ise de; söz konusu iddia İİK'nın 16. maddesi gereğince 7 günlük şikayet süresine tabi olmakla, usulüne uygun olduğu kabul edilen 10.5.2018 tarihli ödeme emri tebliğine göre 06.01.2021'de yapılan şikayetin süresinde olmadığı anlaşıldığından bu husus bozma sebebi yapılmamış olup, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi gerekeceği-
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine 25.02.20216 tarihli hesap mutabakatı belgesine dayalı olarak toplam............. TL alacağın tahsili için 17.05.2016 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçlunun takip talebinde bildirilen ........................... adresine çıkartılan ödeme emrinin tebligat üzerindeki sokak ve numaralar karalanmak suretiyle No:9/2 yazılarak adreste muhatabın işte olduğundan bahisle komşusu ............. beyanı ile 23.05.2016 tarihinde muhtara tebliğ edildiği, takibin kesinleştirildiği, takip dosyasında borçluya 103 davetiyesi tebliğinin "aynı adreste muhatap evrakı almaktan imtina etti, evrak ilgili mahalle muhtarına imzası karşılığında bırakıldı iki nolu haber kağıdı muhatabın masasına bırakıldı 29.07.2016" meşruhatı ile tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde bildirdiği adresinde aynı adres olduğu, tebligatlar üzerinde mühür ve imzaların tamam olduğu tebligatların usulüne uygun olduğu, borçlunun bilinen adresine tebliğ yapıldığı, dolayısıyla usulsüz tebliğ şikayetinin dayanaksız olduğu-
Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddesine göre muhatabın, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşusu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclis üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırılarak beyanların tebliğ mazbatasına yazılıp imzalatılmasının gerektiği, güvenlik görevlisinin yönetmelikte sıfatı sayılan kişilerden olmadığı, bu nedenle tebligatın usulüne uygun olarak yapılmadığı, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı-
Tebliğ evrakıyla ilgili kime haber bırakıldığı hususlarının tebligatta yer almadığı, bu hali ile tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Menfi tespit davasında kararın kesinleşme tarihine kadar davalı ................Ltd. Şti. yönünden zamanaşımının işlemeyeceği gözetildiğinde takip dayanağı senet yönünden 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı, takip dayanağı bonoda lehdar durumunda olan...............Ltd. Şti. hakkında davacının borçlu olmadığının tespitine dair verilen kararın yetkili hamil olan ve senedi ciro ile eline geçiren takip alacaklısına karşı ileri sürülemeyeceği, bu alacaklı yönünden senedin kambiyo vasfını ortadan kaldırmayacağı, borçlu tarafından borca itirazına ilişkin İİK'nın 169. maddesinde sayılan nitelikte belge de sunulmadığı, davacının zamanaşımı itirazı, borca itiraz ve şikayetlerinin yerinde olmadığı-
Borçlu şirkete Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi uyarınca yapılan tebliğde, haber bırakılan komşunun isminin olmadığı gerekçesi ile istinaf mahkemesince; 'istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve taşınmaz ihalelerinin feshine' karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı-
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 2/1. maddesinde disiplin hapsinin; "Kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, önödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen hapis" olarak tanımlanmış olduğu- İİK.'nin 76. maddesi gereğince mal beyanında bulunmamak suçunun oluşabilmesi için "borçlu sanığa usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilmesine rağmen, yasal süre zarfında mal bildiriminde bulunmamış olması" gerektiği- Öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Kanun'a göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Kanun'un 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerekeceği-
İhale bedelinin muhammen bedelin %50'sinin ve satış giderlerini karşıladığı muhammen bedelin altında satılmasının kanunu düzenleme ve teklif gereği olduğu yerel gazetede ilan edilmesi hususu hazırlık işlemi olduğu nedenle şikayete konu olup bu konuda şikayet hakkının kullanılmadığı, mahkemece bitişik berbere sorulup, 21/1 gereği tebligatın muhtara bırakılması işlemlerinin usule uygun olduğu kabul edilmiş ise de TK'nın 21/1 maddesi gereğince muhatabın adreste olmaması halinde en yakın komşusuna araştırılıp imzası veya imtinası bu hususun tevsik edilmesi ve 2 nolu ihbar kağıdı kapıya yapıştırıldıktan sonra tebligatın muhtara verildiği haber verilmesi için de yine en yakın komşunun imzası ve imtinasının şerh edilmesi gerektiği ancak davacıya yapılan satış ilanı tebligatının incelenmesinde tebligat kanunun 21/1 maddesi gereğine çarşıda olduğu nedenle berbere sorulduğu ve en son haber verilen komşunun da bitişik berber olduğu, berberin isim ve soy isminin belirlenmediği gibi belirleme sonrası imza ve imtinasının da olmadığı bu hususun kanunun 21/1 düzenlemesine aykırı ve usulsüz olduğu satış ilanın borçluya tebliğ edilmemesinin tek başına ihalenin feshi nedeni olup, bu hale göre davanın kabulü ile dava konusu ihalelerin feshi gerekeceği-