«Hayatın Olağan Akışına Aykırı İddialar»
Borcun doğum tarihinden çok önce davacı şirket adına kayıtlı aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğu-
Başka güçlü delillerle desteklenmeyen vergi kaydının tek başına işyerinin vergi levhasında adı yazılı olan kişiye ait olduğunu göstermeyeceği–
İspat yükü kendisine düşmeyen alacaklının teklif ettiği yeminin davacı yanca eda edilmesinin hukuki sonuç doğurmayacağı–
«Haczin yapıldığı yerin saptanması», «haczedilen eşyaların finansal kiralama sözleşmesi konusu olan mallar olup olmadığının belirlenmesi», «rızai taksim konusu malların fiilen kim tarafından kullanıldığının anlaşılması», «faturaların hacizli mallara uygunluğunun saptanması», «haczedilen taşınırların taşınmazın tamamlayıcı parçası ya da eklentisi olup olmadığının belirlenmesi», «haczedilen malların ihalede satın alınan mallar olup olmadığının anlaşılması» vb. için gerektiğinde icra memuru, taraf tanıkları ve bilirkişi de hazır bulundurularak yerinde keşif yapılması gerekeceği–
Borçlunun hacizli taşınırlarını daha önce «borçlu»dan ya da «üçüncü kişi»den satın aldığını ileri süren kimsenin -gelir ve kazancının bulunmaması, ev kadını olması, bir işte çalışmaması vb. nedenlerle- bunları alabilecek ekonomik güçte olduğunu kanıtlayamaması halinde, İİK. 97/a’da öngörülen ve borçlu yararına olan «mülkiyet karinesi»nin aksini kanıtlamamış sayılacağı ve mülkiyetin alıcıya geçmemiş olacağı–
Satışın Cif satış olup olmadığı ve satışa konu yurt dışından getirilen taşınırların (makine ve yedek parçaların) mülkiyetinin hangi anda alıcıya geçtiği konusunda -taşımacılık hukuku alanında uzman bir hukukçu, gümrük ve ihracat işlerinden anlayan bir ihracatçı ve bir de bankacının dahil edileceği uzman bilirkişi oluşturularak- bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekeceği–