İcra mahkemesinde süresi içinde açılmış olan ihalenin feshi davasında şikayetçi tarafından “fesih sebebi” olarak şikayet dilekçesinde ileri sürülmemiş olsa dahi -ihalenin, İİK.’nun emredici 129. maddesine aykırı olarak, asgari tutarın altında yapılmış olması, satış ve paraya çevirme masraflarını karşılamadığı halde ihalenin yapılmış olması, kıymet takdirinin üzerinden iki yıl geçtikten sonra ihalenin yapılmış olması, ihale tarihi ve ihalenin başlama ve bitiş saatlerinin ihale tutanağında belirtilmemiş olması, iki ihale günü arasında on gün süre bulunmaması, borçlunun ehliyetsiz olması, satış ilanlarının satış kararına uygun olarak yapılmamış olması, satış talebinden iki ay sonra ihalenin yapılmış olması, icra takibi yapılmadan ihale yapılmış olması, gerek gazetede ve gerekse belediyede yapılan ilanın tarihi ile ihale tarihi arasında bir aydan az bir süre bulunması vb. gibi– kamu düzenine ilişkin yasa hükümlerine aykırılık halinde, icra mahkemesince doğrudan doğruya, “ihalenin feshine”
K. takdirine itiraz üzerine verilen kararlar kesin olmakla beraber, ihalenin feshi aşamasında mahkemece değerlendirilebileceği-
Haciz koyduran alacaklının taşınmazı ihale ile satın alması ve kendisinden önce gelen başka alacaklı bulunmaması halinde, alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınmasının mümkün olduğu-
Borçlu vekili takip dosyasına vekaletnamesini ibraz etmemiş olsa dahi, kıymet takdirine borçlu vekili tarafından itiraz edilmiş olması ve bu durumun alacaklı vekilince de bilinmesi nedeniyle, satış ilanının borçluya değil borçlu vekiline tebliğ edilmesi gerekeceği-
Asliye Hukuk Mahkemesince “mülkiyetin tesbiti, tapuya kayıt ve tescil” davası sonucunda verilmiş olan “………niza konusu bağımsız bölümün mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tesbitine…….” ilişkin hüküm dolayısıyla; davacının ihalenin feshini davasını açabilecek ilgililerden olduğunun kabulü gerekeceği-
Gerek gazete ilanı tarihi ve gerekse belediye ilanı tarihi ile ihale tarihi arasında bir aylık süreden az bir süre bulunması halinde, ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
İhalenin feshi talebinin “işin esasına girilmeden” –örneğin; ”aktif husumet yokluğu”,”süre aşımı”,”sıfat yokluğu”,”yurt içinde adres gösterme zorunluluğuna uyulmaması”,”feragat” vb. nedeniyle- reddedilmesi halinde, ayrıca şikayetçi aleyhine %10 para cezasına hükmedilemeyeceği-
Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması ihalenin feshi sebebi ise de, bu hususun borçlu tarafından dava dilekçesinde ileri sürülmemiş olması halinde, mahkemece doğrudan doğruya gözetilemeyeceği; ayrıca taşınmazın kaydındaki “davalıdır” şerhinin satış ilanında belirtilmemiş olması, talebi ve talibi artıracak bir husus olduğundan, borçlu tarafından fesih sebebi olarak ileri sürülemeyeceği-