İİK. nun 97/XVII. maddesi uyarınca, istihkak davasına karşı haczi yaptıran alacaklının –İİK. nun 11.Babı hükümlerine dayanarak- geçici veya kesin aciz belgesi ibraz etmeksizin karşılık dava olarak “iptal davası” açabileceği-
İptâl davasında, "borçlu" ve "borçlu ile hukuki ilişkide bulunan üçüncü kişiler", "kötüniyet sahibi üçüncü (dördüncü) kişiler" ve "bunların mirasçıları"nın 'zorunlu dava arkadaşı' durumunda olduğu, mahkemenin bu kişilerin "davalı" olarak gösterilmiş olup olmadığını kendiliğinden araştıracağı ve eğer "davalı" olarak gösterilmemişlerse, kendilerine dava dilekçesi gönderilerek davaya dahil edilmeleri için davacıya süre verilmesi gerekeceği–
6183 sayılı kanun uyarınca, kamu alacağından dolayı açılan iptâl davalarında; "borçlu"nun da "davalı" gösterileceği belirtilmişse de, "tasarrufun iptâline" dair verilecek karardan borçlu da etkileneceğinden, -İİK. 282 kıyasen uygulanarak- bu davalarda borçlunun da "davalı" olarak gösterilmesi, eğer gösterilmemişse "zorunlu dava arkadaşı" durumunda bulunan borçluya da dava dilekçesi ve davetiye gönderilerek davaya dahil edildikten sonra, davanın sonuçlandırılması gerekeceği–
İptal davasına konu olabilecek tasarrufların İİK’nun 278 vd.nda tahdidi olarak (sayılarak) belirtilmemiş olduğu, bunların tesbitinin hakimin takdirine bırakılmış olduğu-
Limited şirket ortaklarının "ödenmemiş olan şirketin kamu borçlarından dolayı" -sermaye payları oranında- 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi uyarınca, limited şirket temsilcilerinin de, Vergi Usul Kanunun 10/II ve 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi uyarınca sorumlu oldukları-(NOT: 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un mükerrer 35. Maddesi’nin (5) ve (6). Fıkralar, Anayasa Mahkemesi’nin 19.03.2015 T. VE E: 2014/144, K: 2015/29 Sayılı Kararı İle İptal Edilmiştir.)
6183 sayılı Kanun uyarınca açılan iptâl davalarında -İİK. 277 vd. göre açılan iptâl davalarında olduğu gibi- "zorunlu dava arkadaşı" durumunda olan tüm ilgililerin ("borçlu" ve "borçlu ile hukuki işlemde bulunan üçüncü kişiler"in ve bunların mirasçılarının) "davalı" olarak gösterilmesi, eğer gösterilmemişse, bu kişilerin de davaya dahil edilmelerinin sağlanması gerekeceği (6183 sayılı K. mad. 25)-
Şirket yöneticisinin vergi borçlarından dolayı VUK.’un 10. maddesi uyarınca sorumlu tutulabilmesi için yönetici aleyhine 6183 sayılı Kanunun 54 vd. maddeleri uyarınca icra takibi başlatılmış olması gerekeceği-
Tasarrufun iptali davalarının amacının; borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak" olduğu–
Davalı tarafa (ve davacı tarafa) duruşma günü tebliğ edilmeden yokluğunda yargılama yapılıp karar verilemeyeceği (HUMK. 73, şimdi; HMK. 27)–