Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Davacının kaza sırasında emniyet kemeri takmadan seyahat ettiği anlaşıldığından davalı lehine %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği-
Dava şartları, davanın açılabilmesi için değil, yargılamanın devamı için gerekli hususlardan olduğundan bir kısım dava şartlarının tamamlanabilir nitelikte olduğu, tamamlanabilir dava şartları söz konusu olduğunda eksikliğin giderilmesi için davacı tarafa kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte başvurunun yapıldığı ancak eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu hâllerde bu eksikliğin tamamlanabileceği- Kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte olan ilgili yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasının bozmayı gerektirdiği-
Kazanın 13.05.2012 tarihinde meydana geldiği, maluliyet raporu 20.12.2021 tarihinde alınmışsa da artan maluliyetin söz konusu olmadığının anlaşıldığı, talebin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verileceği-
Bozma ilamı sonrası asıl talep ve feriler dahil olacak şekilde yeniden hüküm kurulması gerektiği-
Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesinin gerekli olduğu; belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği-
Davacının fiziksel bulgularının yanında epilepsi tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakı temin edildikten sonra davacının yeniden muayenesi de yapılarak kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve özellikle kazadan sonra oluştuğu belirtilen “nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski olanlar” olarak nitelendirilen epilepsi rahatsızlığı nedeniyle davacıda sürekli iş göremezliğin oluşup oluşmadığı veya bu bulgunun, sürekli iş göremezlik oranını artırıp artırmadığı, kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığı, ömür boyu sürüp sürmeyeceği, sürekli değilse ne kadar devam edeceği hususlarına yer verilerek varsa davacının maluliyet oranının, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri ile eklerine göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerektiği-
Sigorta şirketine tazminatın belirlenmesi için yeterli evrakın sunulduğu, maluliyet raporunun fiziki muayene ile Yargıtay içtihatlarına uygun olarak düzenlendiği, kaza tespit tutanağı, sürücü ve tanık beyanları irdelenerek düzenlenen usul ve denetime elverişli kusur raporu ile kusur oranının belirlendiği, aktüer raporunun TRH 2010 Yaşam Tablosu, progresif rant yöntemine göre hesaplama yapıldığı gerekçesiyle, davacı vekilinin itirazının kabulüne karar verilmesi gerektiği-