Borçlu tarafın sunduğu banka dekontlarında görülen ödemeler alacaklı tarafından kabul edilmeyerek, bunların borçlu tarafla aralarındaki başka cari ilişkilere dayandığının belirtildiği, İİK 71. madde kapsamında olmayan belgeler dikkate alınarak yaptırılan bilirkişi incelemesine göre hüküm kurulamayacağı-
Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 71/1. maddesine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiği nedenine dayalı itfa itirazında, itirazın kabul veya reddi halinde inkar tazminatına hükmedileceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı-
Takip dosyasında satışı istenen gayrimenkulün muhammen bedeli dikkate alındığında kesinleşmiş haciz sonucu satışı yapılacak taşınmazdan dolayı dosya alacağı tamamen karşılanacağından, satışın durdurulması nedeniyle alacaklının takip dosyasında yapacağı bir işlem bulunmadığından fiili imkansızlık nedeniyle zamanaşımı süresinin işlemeyeceğinin kabulünün gerekeceği-
İtfa itirazında alacaklının davetiyeye rağmen duruşmaya gelmemesinin belgenin inkarı anlamına geldiğinden alacaklıya isticvap davetiyesi gönderilerek sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi halinde, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürmesi halinde, 33/a maddesi hükmünün kıyasen uygulanacağı, davacı yüklenicinin İcra ve iflas Kanunu'nun 33/a-2 maddesinde gösterilen tespit davası ya da genel hükümlere göre eda davası açma konusunda seçimlik hakkı bulunduğu-
İİK'nun 179/b maddesi uyarınca; iflasın ertelenmesine karar verilmesi üzerine, borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamayacağı ve evvelce başlamış takiplerin duracağı; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetlerin işlemeyeceği- İflasın ertelenmesine dair verilen kararın bozulmasından sonra karar düzeltme isteminin reddi tarihi itibariyle bozma kararının kesinleştiği ve bu haliyle borçlu şirketin iflasın ertelenmesi kararı ile başlayan zamanaşımı süresinin durmasının bu kararın kesinleşme tarihinde sona ermeceği, bozma kararının kesinleştiği tarihten itibaren 6 aylık sürede alacaklı tarafından takibin devamını sağlayıcı nitelikte bir işlem yapılmadığından altı aylık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle borçlunun isteminin kabulü ile İİK'nun 71/2. ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Çek hakkında zamanaşımı süresi ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağından çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması gerekeceği ve bu nedenle zamanaşımı süresinin, 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde 6 ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise 3 yıl olacağı- İflasın ertlenmesine dair verilen kararın bozulması ve bu kararının kesinleştiği tarihten itibaren alacaklı tarafından takibin devamına ilişkin süresinde zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığından altı aylık zamanaşımı dolması nedeniyle borçlunun isteminin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığı iddiası (İİK. mad. 71/2) ile icranın geri bırakılmasını ancak icra takibinin borçlusunun isteyebileceği, hacizli taşınmazı hacizle yükümlü olarak alan yeni malikin icra takibinde borçlu sıfatı olmadığından, İİK. mad. 71'e dayalı olarak icra mahkemesine başvuramayacağı-
İİK. mad. 71/son'a dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımına ilişkin başvurunun süreye tabi olmaksızın icra mahkemesine yapılabileceği- İbraz müddeti 03/02/2012 tarihinden önce dolan çeklerin altı aylık zamanaşımı süresine tabi olduğu- Borçlu tarafından açılan menfi tespit davasının zamanaşımını kesmesi için alacaklının bu davada alacağını def'i yoluyla ileri sürmesinin zorunlu olduğu-