Menfi tespit davası sonucunu belirleyen ilam kesinleşmedikçe, icranın iadesinin mümkün olamayacağına dair hükmün, bu dava nedeniyle davacı borçlu yararına hükmedilmiş avukatlık ücreti ve sair yargılama giderlerinin tahsiline dair hüküm fıkrası bölümünün yerine getirilmesi dileği ile açılmış icra takibi ile ilgili olmadığından takibin iptaline (HUMK. mad. 443) karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Faizin -gerek âdi, gerek ticari işlerde- ana parayı geçebileceği–
İpotek akit tablosunun belli bir para borcu ikrarını içermemesi (ipoteğin «teminat ipoteği» olması) halinde, borçluya «152 örnek ödeme emri» yerine «151 örnek icra emri» gönderilmesi üzerine -şikâyet nedeniyle- icra mahkemesince, «takibin iptaline» değil, «icra emrinin iptaline» karar verilmesi gerekeceği–
Borçlunun sorumlu olduğu «bakiye ila» ile «Yargıtay onama harcı»nı ödeyen alacaklının, bunları ödeme tarihinden itibaren yasal faizleri ile birlikte borçludan talep edebileceği–
İhtiyati haciz sırasındaki kefaletin geçerli olduğu-
Miras bırakan hakkında alınan elatmanın önlenmesine ilişkin ilâmın, mirasçı hakkında uygulanamayacağı–
Donatan aleyhine açılan dava sonucunda alınan ilâmın acente aleyhine takip açılarak icraya konulamayacağı– Donatan aleyhine açılan takipte, acente onun vekili sıfatını taşıdığından, acentaya «icra emri» gönderilebileceği ancak acentanın şahsı ve malları hakkında takibin yürütülemeyeceği–
Borçtan kurtulma davasının, itirazın geçici olarak kaldırılması kararının tefhim veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde açılabileceği–
Menkul teslimine ilişkin ilâmda aksine hüküm bulunmadıkça, geç teslimden dolayı faiz istenemeyeceği–
Koşulların oluşması halinde, dosya tamamen infaz edilinceye kadar, her zaman icra müdürlüğünden veya icra mahkemesinden takas def’inde bulunulabileceği–