Haczedilen paraların vergi, resim, harç geliri olduğunu ya da fiilen kamu hizmetinde kullanıldığını borçlu belediyenin ispatlamasının gerekeceği, aksi halde şikayetin reddinin gerekeceği, borçlu belediyece haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraların aynı hesapta toplanmasının ve birbirine karıştırılmasının, haczedilmezlik hakkından feragat olarak da kabul edilmesinin gerekeceği-
Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak olan ilamlar - Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak olan ilamların eklentilerinin (avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin) de takip konusu yapılabilmesi için, ilamın kesinleşmesi gerekeceği-
Takip dayanağı ilamda; iki davalının bulunduğunun ve alacaklı lehine hüküm altına alınan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacaklarının faiziyle birlike davalılardan tahsiline hükmedildiğinin, davalıların müteselsilen sorumlu oldukları yönünde bir açıklamaya yer verilmediğinin, icra emrinde ise; tüm alacakların her iki davalıdan müteselsilen tahsilinin talep edildiğinin görüldüğü, bu durumda, mahkemenin kabulünde olduğu gibi, borçlular ilamda hüküm altına alınan borçtan yarı yarıya sorumlu olacaklarından, şikayetin kabulü ile icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi yerine istemin tümden reddi yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde (HUMK 429 ve devamı maddeleri) mahkemenin, artık bu bozma kararına uygun yeni bir karar vermek zorunda olduğu, çünkü bozmaya uyma (ara) kararı ile, bozma yararına olan taraf için usule ilişkin kazanılmış hakkın doğmuş olacağı, icra mahkemesince bozma ilamına uyulduğuna göre, yapılacak işin, bozma ilamı gerekçesi ile talebin kabulüne, muhtıranın iptaline karar vermekten ibaret olacağı, mahkemece yine talebin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Takibe dayanak 22.05.2008 tarihli ipotek senedinde “...nolu meskenin tamamı, .... adına kayıtlı iken; bu defa adı geçenin bizzat ...ndan aldığı 68.000,00 TL bedelle 1. dereceden faizsiz ve 25.08.2008 süreye kadar ipotek” tesisi edilmiş olup anılan ipoteğin açıklanan bu hali ile karz ipoteği niteliğinde olduğu, söz konusu 25.08.2008 tarihinin ipoteğin paraya çevrilmesi için azami süre olmayıp, borcun ödenmesi için verilen vade tarihi olduğu, bir başka anlatımla alacaklı, anılan süreye kadar takip yapamayacak, sürenin dolmasından itibaren ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip hakkının doğmuş olacağı-
Takip dayanağı ilamın hüküm bölümünün 5 numaralı bendinde; bakiye 7.775 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline denildiği halde, diğer bentlerinde belirlenen alacakları '' davalıdan tahsil ile davacıya verilmesi'' şeklinde hükme bağlandığı, anılan bentlerde müştereken ve müteselsilen tahsil hükmü bulunmadığı ve ilamda iki davalı olduğuna göre, belirlenen alacak kalemlerinin davalılardan eşit olarak tahsil edilebileceğinin kabulünün gerekeceği-
Mahkemece ilam ve yasa maddesi nazara alınarak, Devlet Bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranları ilgili bankalardan sorularak tespit ile bu oranlar esas alınarak ve birer yıllık dönemler halinde faiz hesabı yapılarak sonuca gidilmesi gerekeceği-
22.11.2011 tarihli takip konusu ilamda idarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1983 yılından sonra olduğunun mahkemece kabul edildiği, olayda uygulanması gerekli 6111 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesinin iptal edildiği, ilam ve haciz tarihinin 11.06.2013'den öncesine ait olduğu da nazara alınarak, borçlu aleyhine haciz uygulanmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığının kabul edilmesinin gerekeceği-