Dosya borcunun şikayet tarihinden sonra ödenmiş olmasının işin esasına girilmesine engel olmayacağı-
İlamda hüküm altına alınan yargı gideri ve vekalet ücreti talebi yönünden ilamın kesinleşmesine gerek yok ise de, projeye aykırılığın giderilmesi yönünden ilamın kesinleşmesinden itibaren 6 aylık süre verildiği halde, bu hükme riayet edilmeden, infazının istenmesi açıkça ilama aykırılık teşkil ettiği ve süresiz şikayete tabi olduğundan, takibin ve icra emrinin eski hale getirilme talebi yönünden iptaline karar verilmesi ile yetinilmek gerekirken, tümden iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İlamda şikayet başvurusunda bulunan taraf aleyhine hüküm kurulmadığı nazara alınarak, istemin kabulü ile takibin bu borçlu yönünden iptaline karar verilmesi gerektiği-
2 yıllık satış isteme süresi dolmadan aynı taşınmaz üzerine yeniden haciz konulmasını istemekle, alacaklının önceki hacizden vazgeçtiğinin kabulü gerektiği- İcra ve İflas Kanununda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haczin yeni bir haciz olduğu-
“Takip dayanağı menkul rehni sözleşmesinin para borcu ikrarı içeren noter senedi olmadığı, İİK .'nun 150/h maddesinde öngörülen biçimde tesis edilmediği, icra emri gönderilemeyeceği” şeklindeki başvurunun süresiz şikayet olarak değerlendirilmesi gerektiği-
89/2 haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde itiraz edilmiş bulunmakla, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş bir alacak bulunmadığından, 89/3 haciz ihbarnamesinin gönderilemeyeceği, buna rağmen tebliğe çıkartılan 89/3 haciz ihbarnamesinin iptali isteminin, bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu-
Kefalet işlemi, şikayetçinin icra kefili olmadan önce ve icra kefilliği sırasında eşinin rızasının alınıp alınmadığının belirtilmemesi nedeniyle TBK'nun 584. maddesi gereğince geçerli olmadığından, kefaletin İİK'nun 38. maddesi anlamında ilam mahiyetindeki belgelerden olmadığı, mahkemece, icra emrinin iptaline karar verileceği-
Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasını ancak borçlu ya da taşınmaz maliki üçüncü kişilerin isteyebileceği- Borçlunun mirası reddetmesi sonucu miras payı alt soyuna geçeceğinden, ancak borçlu veya mirasın reddinden sonra mirastan borçluya düşecek pay üzerinde MK. 611 uyarınca mirasçılık sıfatı kazanan diğer ilgililerin haczin kaldırılması için icra mahkemesine başvurabileceği-
İlamın infaz edilecek kısmı yorumla belirlenemeyeceğinden hüküm altına alınan isteğin ne olduğunun açık bir şekilde belirtilmesi gerekeceği-
İcra müdürlüğünce %1 oranında tahakkuk ettirilmesi gereken KDV'nin %18 olarak uygulanmasını şikayetin bir hakkın yerine getirilmemesi ilişkin olduğundan süresiz olduğu-