Adi ortaklıklarda, ortakların borçlarından dolayı takip yapılması halinde, ortağın ancak kar payı veya tasfiye payına haciz konulması mümkün olup, tüzel kişiliği bulunmayan ortaklığa ait bir mal veya alacak üzerine haciz konulamayacağı, adi ortaklığın ortaklarından olan borçlu, adi ortaklık yönünden üçüncü kişi sayılamayacağından adi ortaklığın alacağına yönelik şikayette hukuki yararının bulunduğu-
Borçlu şikayet dilekçesinde, kendisine yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürmediği halde, mahkemece borçlunun şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, kamu düzeniyle ilgili olmayan, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan; "satış ilanının borçluya tebliğ edilmemesi" nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesinin doğru olmadığı-
İİK'nun 60. maddesi uyarınca, ödeme emrinin takip talebine uygun olarak düzenlenmesi zorunlu olup, bu husus mahkemece re'sen nazara alınması gerektiği gibi, bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olduğundan dolayı da İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tabi olduğu-
İlk icra takibi iptal edildiğinden, yapılan icra takibi mükerrer olmayıp, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Haciz tutanağındaki tespitlerden haczi istenen fırının finansal kiralama sözleşmesi kapsamında kaldığını belirlemenin mümkün olmadığı gibi icra memurunun faturadaki seri numaralarını karşılaştırmadan haciz talebini reddettiği, bu halde, dava konusu fırın ile ilgili şikayet başvurusunun kabulüne karar verileceği-
Dosyaya celp edilmiş olan banka faiz oranlarından hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranlarının tespit edilerek, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının ek rapor alınmak suretiyle bilirkişiye hesaplattırılması, ayrıca taleple bağlılık ilkesi gereğince alacaklı tarafça talep edilen faiz oranlarının hesaplamada dikkate alınması gerekeceği-
İcra emrinde asıl alacak hakkında talep edilebilecek olan faizin yasal faiz olduğunun kabulü gerekeceği-
Adi ortaklığın tüzel kişiliği ve dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmadığından adi ortaklık hakkında yapılan takibin ve çıkarılan ödeme emrinin hukuken geçersiz sayılacağı-
Karar kesinleşinceye kadar her aşamada feragat mümkün olup, karar ortada durdukça mahkemenin davayı yeniden ele alıp feragat nedeniyle bir karar vermesinin mümkün olmadığı-
İlamda hüküm altına alınmayan borçlu tarafça okula yapılan iradi ödemelerin mahkemece takip borcunun hesaplanmasında nazara alınmaması gerekeceği-