Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde, Devlet Bankaları'nın o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması gerekeceği-
Alacaklının rehin hakkı ya da alacağı ilam veya ilam niteliğinde bir belgede tespit edilmemiş olduğundan adi nitelikte rehin sözleşmesine dayalı olarak rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapılamayacağı-
İcra kefalet tutanağında; sorumlu olunan azami miktarın ve kefalet tarihinin kefilin kendi el yazısı ile yazılmadığı ve kefalet tarihinde evli olduğu anlaşılan şikayetçinin eşinin kefilliğe ilişkin rızasının bulunmadığı görülmekte olup; bu haliyle, kefalet tutanağının, kefaletin şeklini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu'nun 583. ve 584. maddelerinde belirtilen şartlarda düzenlenmediğinin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
1983 yılından sonraki el koymaya ilişkin kamulaştırmasız elatma bedellerine dair dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması söz konusu olmayıp nispi olarak belirlenmesi gerekeceği-
Borçlunun hacizden önce maaşının haczedilebileceğine ilişkin verdiği muvafakat beyanının İİK. 'nun 83/a maddesi uyarınca geçersiz olduğu, İİK.nun 83/a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşmanın geçerli olmadığı-
İcra müdürlüğü tarafından hacizlerin kaldırılmasından sonra, alacaklının talebi üzerine yapılan haciz işlemleri artık yeni bir haciz olup, ihtiyati hacizlerin infazının durdurulması yönündeki tedbir kararının devam ettiği süre içerisinde borçlu hakkında haciz işlemi yapılamayacağı-
Borçlu vekilinin 24.07.2014 tarihli talebinin kabulü ile icra müdürlüğü tarafından hacizlerin kaldırılmasından sonra, alacaklının talebi üzerine yapılan haciz işlemleri artık yeni bir haciz olup, ihtiyati hacizlerin infazının durdurulması yönündeki tedbir kararının devam ettiği süre içerisinde borçlu hakkında haciz işlemi yapılamayacağından, şikayete konu icra müdürlüğü kararları ve bu karara dayalı olarak yapılan haciz işlemlerinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Şikayetçi borçlular adına çıkartılan satış ilanı tebligatlarının “muhatap hazır bulunmadığından sürekli yanında çalıştığını beyan eden kardeşi" imzasına tebliğ edildi" şerhi ile tebliğ edildiği, adı geçen kişinin ise aynı icra takibinde borçlu olduğu görüldüğünden satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği, ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
İlamın temyiz edilmesi ile alacaklı tarafından talep edilen bakiye ücret alacağı kalemi yönünden hüküm kurulmadan bu miktar için takip yapılamayacağı-
Borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan şikayetten sonra takibe dayanak ilamın tavzihinin yapıldığı, bu durumda, çıkarılan ikinci icra emriyle birinci icra emri geçerliliğini yitireceğinden ikinci icra emrine göre takibe devam edilmesi gerekeceği-