İhalede satılmış (satın alınmış) taşınmaz üzerinde alıcı-alacaklının yaptığı takip nedeniyle koydurduğu hacizden/ipotekten önce, başka alacaklılar tarafından konulmuş başka hacizler/ipotekler varsa, alacaklının-para yatırmadan “alacağına mahsuben” bu taşınmazı satın almak istemesi halinde; ileride sıra cetveli yapılacağından ve henüz sıra cetveli yapılmamış olduğundan, “alacaklının alacağının, ihale bedelini karşılayıp karşılamadığı, icra dosyasına yatırılması gereken arada bir fark bulunup bulunmadığı” ancak yapılacak (ve kesinleşecek) “sıra cetveli” ile belli olacağından, alacağına mahsuben taşınmazı satın almış olan alıcı-alacaklıya “ihale bedelini yatırması için” icra dairesince süre verilemeyeceği, bu sürenin “yapılacak ‘sıra cetveli’ kesinleştikten sonra” verilmesi gerekeceği-
İhale konusu taşınmazın, icra müdürlüğü tarafından yaptırılan kıymet takdiri incelemesi sonucunda düzenlenen raporda brüt 195 m2 olduğunun belirtildiği, net alanı konusunda bir bilgiye yer verilmediği, Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün yazısında aynı taşınmazın net kullanım alanının 131 m2 olduğunun bildirildiği anlaşıldığından ve uygulanacak vergi oranı taşınmazın net alanına göre belirleneceğinden, mahkemece, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle katma değer vergisine esas fiili net kullanım alanının tespit edilerek, ihale alıcının KDV’ye yönelik şikayeti hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin "Karar düzeltme talebi" ni kabul ederek oluşturduğu en son içtihata göre; sıra cetvelinde alacaklıların alacaklarına "ihalenin kesinleşme tarihine kadar" değil, "ihale tarihine kadar" işlemiş faizleriyle birlikte yer verileceği-
İhalenin feshedilmesi halinde “tellaliye harcı”nın iade edileceği konusunda yasal bir düzenleme bulunmadığı-
İcra dairesinde veya satış memurluklarında ihale gerçekleştirildikten sonra, ihaleye ilişkin KDV’nin tarh ve tahakkuk işlemlerinin, bu verginin mükellefi sıfatı ile icra dairesi veya satış memurluğu tarafından yürütüleceği-
Birden fazla alacak durumunda sıra cetveli yapılmadan ihale alıcısının alacak miktarı belli olmayacağı için bu dosyada icra memurunca verilen 10 günlük sürenin yerinde olduğu, bu durumda alıcının, ihale bedelini verilen süre içerisinde yatırdıktan sonra asıl takip dosyasında yapılacak sıra cetvelinde alacağı çıkar ise bu alacağı miktarında yatırdığı ihale bedelini alabileceği-
İcra dosyasında mevcut kıymet takdiri raporunda dava konusu her iki binaya yer verildiği gibi taşınmaz açık artırma ilanında da her iki bina değerinin toplam değere ilave edildiği anlaşıldığından ve ... A.Ş'nin katıldığı ihalede taşınmaz içerisinde yer alan her iki binanın bedelini ödeyerek dava konusu parsele malik olduğundan ikinci bina olarak ifade edilen taşınmazın bedelinin ... AŞ'den tahsiline karar verilmesi doğru olmayacağı-
Bankaların, Harçlar Kanunu'nun 123/son fıkrasında yer alan yargı harçlarından istisna tutulma keyfiyeti dar tutulmuş olup, bu kapsama bankaların genel kredi sözleşmeleri ile müşterilerine kullandırdıkları kredilerin ödenmemesi nedeniyle açtıkları dava ve icra takiplerinde ödenmesi gereken yargı harçlarının girmediği belirgin olup, borçluya ait olan tahsil harcının, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28/b maddesindeki hüküm çerçevesinde alacaklıdan alınmış olmasının, sonuçta bu miktarın borçludan alınıp alacaklıya ödenmesine olanak veren yasal düzenlemeler karşısında, hukuka aykırı olmayacağı-
İcra müdürlüğünce borçluya satış ilanı tebliğ edilmemesi hususunun resen değerlendirilemeyeceği- Satış parasının ne şekilde paylaştırılacağı hususunun İİK. 130, 134 hükümleri değerlendirilerek karara bağlanması gerektiği-