Davalı kadının nafakadan başka geliri olmadığı, yoksulluktan kurtulmadığı ve 2005 yılından beri aynı miktar nafaka aldığı ve bu süre zarfında ekonomideki değişiklikler, ÜFE artış oranları dikkate alındığında, mahkemece; TMK.nun 4.maddesi gereğince “hakkaniyete” uygun bir miktar nafakanın artırılmasına karar verilmesinin gerekeceği-
Davacı için takdir edilen yoksulluk nafakası ile velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasının boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren geçerli olacağı- Davalının askere sevk ve terhis tarihleri saptanıp davalının "er" olarak askerlik yapmış olması halinde, askerlik görevi döneminde yükümlülükleri karşılayacak bir gelir ve malvarlığına sahip bulunmadığı, er olarak askerlik görevini yapanların askerlikleri süresince iaşesinin Devlet tarafından karşılandığı, bu durumda olanların askerlik hizmeti süresince nafaka ile sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden davacının yanında bulunan müşterek çocuk için dava tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava haklarının, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağı, maddi hukuktan kaynaklanan bir savunma aracı olan zamanaşımıdef’inin, ancak taraflarca ileri sürülmesi halinde dikkate alınabileceği, aksi takdirde hâkim tarafından kendiliğinden dikkate alınamayacağı-
Gerçekleşen bu sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktarların çok olup, TMK’nun 4. Maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmadığı-
Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğunun ileri sürülmediği, o halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yüksek nafaka takdirinin doğru olmadığı-
Somut olayda artırılması istenen önceki nafaka 11.11.2010 tarihindeki koşullara göre verilmiş, işbu davanın açıldığı 30.03.2012 tarihine kadar geçen sürede tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında değişme ve gelişme olduğunun açık olduğu, bunun aksinin düşünülmesinin hayatın olağan akışına aykırı olup kabulünün imkansız olduğu-
Gerçekleşen bu sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktarın çok olup, TMK’nun 4. Maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmadığı-
Mahkemece, davacının geliri, nafaka alacaklısının eğitiminin aylık ve yıllık maliyeti ve ihtiyaçları ile dava dışı anne hakkında denetime imkan verecek nitelikte bir sosyal ekonomik durum araştırması yapılarak, dava dışı annenin de nafakaya katılma yükümlülüğü dikkate alınarak, gerekirse bu konularda bilirkişi incelemesi de yaptırılarak, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının tam ve sağlıklı bir biçimde saptanmasından sonra, sonucu dairesinde bir hüküm kurulmasının gerekeceği-
Nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk ve iştirak nafakasının TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmasının ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan dengenin korunmasının gerekeceği-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliğive özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ileTÜİK'in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktarın çok olup, TMK 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmadığı-