Davacı tarafça fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak dava kayıt kabul davasına dönüşmüş olup, davacı tarafça saklı tutulan kısım ile ilgili ilanlardan itibaren İİK'nın 235. maddesindeki hak düşürücü süre içerisinde davaya ıslah dilekçesi sunulmadığından, saklı tutulan kısım yönünden de davanın kayıt kabul davasına dönüştüğünün kabulünün isabetli olmadığı- Hükme esas alınan bilirkişi kurulunca, davacı tarafça talep edilen gecikme cezasının BK'nın 158/2 maddesine dayalı ifaya ekli cezai şart niteliğinde olduğu ve davacının gecikme cezası istemekte haklı olmadığı bildirilmiş olup, mahkemece hükmün gerekçe bölümünde bu görüşe uygun olarak davacının sadece ÜFE farkı ve erteleme faizi isteyebileceği kabul edilmesine rağmen, gecikme cezasını da içeren ıslah edilmiş miktarın kayıt ve kabulüne karar verilmesi, hüküm fıkrasında da davanın kabul edildiği belirtilmesine rağmen çelişkili olarak fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu; mahkemece, gecikme cezası yönünden davanın reddine ve davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-  Davacı yüklenici tarafından yapılan imalatlarla ilgili hak ediş tutanakları ve ekleri istendikten sonra, gerekirse mahallinde keşif ve inceleme yapılarak davacının sözleşme kapsamı dışındaki bölgede yapmış olduğu imalatların bedelini isteyebileceği de gözetilerek, imalat bedelleri ile ilgili rapor alınması ve sonucuna göre, talep miktarı da gözetilerek, bir hüküm kurulması gerektiği-

Taraflar arasındaki kayıt kabule ilişkin asıl, alacağa ilişkin birleşen davanın yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve b ...