İçerik Akışı
Hayvan bulunduranın sorumluluğuna ilişkin tazminat istemi-
Olayın meydana gelmesinde hayvanı idare eden sıfatıyla gerekli özeni göstermeyen, gözetim ve denetim görevini yerine getirmeyen davalının kusursuz sorumluluğunun yanında ayrıca ek kusurunun bulunduğu, öte yandan köpeğe müdahalede bulunması sonucu zarar gören davacının ise ortak kusurlu sayılacağı dikkate alınıp, maddi tazminat miktarından daha düşük (makul) oranda ortak kusur indirimi yapılması ve davacı için daha yüksek oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Duruşma günü- UYAP- Davanın açılmamış sayılması
Duruşma gününün, UYAP sisteminden öğrenilmesi usulünün uygulanabileceğine yönelik bir yasal düzenleme bulunmadığından; somut olayda davacı vekiline usulune uygun davetiye ile duruşma gün ve saatini bildirir tebligat da yapılmadığı sabit olduğundan vekile duruşma günü bildirilerek yargılamaya devam edilmesi, usulüne uygun tebliğe rağmen gelmez ise davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
Gizli ayıp- Gerçek zarar- Makul tamir süresi-
Davacının davalılardan satın aldığı araçta gizli ayıbın olup olmadığı, davalı tarafından verilen servis hizmetinin uzaması nedeniyle kiralanan araç yüzünden uğranılan zararların talep edilip edilemeyeceği ve varsa zararın miktarı noktalarında toplanan uyuşmazlıkta; satıcı ve imalatçının aracın gizli ayıbından kaynaklanan tamir nedeniyle alıcının uğramış olduğu tüm zararları ödemekle yükümlü olduğu, kiralanan araç için aracın tamirde kaldığı süre için talep edilen zararın davacının gerçek zararı olduğunun anlaşıldığı, bu miktarın hüküm altına alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile makul tamir süresinin aşan kısmın tazminine karar verilmesinin yerinde olmadığı-
Çalışma kaydı- Sigorta primi- Taraf- Husumet-
Hizmet cetveline göre ihtilaf konusu çalışma dönemi içerisinde davacının dava dışı şirketlere ait işyerlerinde çalıştığına dair çalışma kaydı bulunduğu ve davacının "dava dışı işyerlerinde çalışmadığına" dair beyanı gözetildiğinde, yargılama sonucunda verilecek hükmün sözü edilen işverenlerin hak alanını etkileyebileceği anlaşıldığından, davacıya dava dışı şirkete HMK 124 uyarınca husumet yöneltilmesi için süre verilerek davaya katılımları sağlandıktan sonra dava dışı işyerlerindeki çalışmaların iptali gerçekleşmeden çalışmanın kesintisiz olduğunun kabul edilemeyeceği gözetilmek suretiyle bahsi geçen işverenler tarafından sunulacak delillerin toplanması gerektiği- "Davacının bilgisi dâhilinde olmayan bildirimler nedeniyle dava dışı işverenlerin davaya katılmasının sağlanmasına gerek olmadığı, ayrıca davacının "adına bildirim yapan dava dışı işverenlerde çalışmadığını" beyan etmesine rağmen, talebini aşarak bu işverenlere husumet yöneltmesi için zorlanamayacağı, mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olduğu" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İşçi alacakları- Belirsiz alacak davası- Kıdem tazminatı- İhbar tazminatı-
Davacı işçinin ücret miktarı konusunda ihtilaf bulunduğu, kıdem ve ihbar tazminatları hesabına esas olan giydirilmiş ücrete işçinin asıl ücretine ek olarak sağlanan para veya para ile ölçülebilen menfaatlerin de dâhil edildiği, davacıya ayni olarak sağlanan yemek ve servis yardımlarının parasal değerinin tazminat hesabında göz önünde tutulacağı- İş Kanunu'nun 8. maddesinin 3. fıkrası uyarınca işverenin açıkça işçiye varsa ücret eklerini gösteren yazılı bir belge vermesinin zorunlu olduğu, işverenin gerekli belgeleri işçiye teslim ettiğine dair dosyaya bir delil sunulmadığı, bu durumda işçinin alacağını belirleyecek verilerin elinde bulunduğunun söylenemeyeceği- Uyuşmazlık konusu istemlerin belirlenebilmesi için davalıda bulunan bilgi ve belgelere ihtiyaç duyulduğu anlaşıldığından anılan alacakların belirlenebilir olmadığı ve belirsiz alacak davasına konu edilebilecekleri sonucuna varıldığı- "Davacının çalışma süresini, en son ödenen ücreti, alması gerektiğini iddia ettiği aylık ücret miktarını, kıdemine göre hak kazandığı yıllık izin süresini ve kaç gün ücretli izin kullandığını, tazminat hesaplamasına esas alınacak aylık ücrete ek para veya parayla ölçülebilen sosyal menfaatleri belirleyebilecek durumda olduğundan kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin belirsiz alacak davasına konu edilemeyecekleri" görüşünün Kurul çoğunluğunca benimsenmediği-
Tasarrufun iptali davası- Davacı- Yetki- İflas idaresi-
Tasarrufun iptali davasını açacak kişilerin; elinde geçici veya kati aciz belgesi bulunan alacaklılar ile -borçlu iflas etmiş ise- iflas idaresi ya da iflas idaresi tarafından dava kendisine devredilmiş olan alacaklılar olabileceği- Gemi devrine ilişkin tasarrufun iptali istemine ilişkin yargılamada borçlunun iflas kararının kesinleştiği, alacaklı-davacının iflas idaresinden bu davayı takip için davacı şirketten yetki alıp almadığının netleştirilmesi gerektiği; alacaklının yetki aldığı takdirde davayı takip edeceği aksi halde davanın iflas idaresi tarafından devam ettirilerek iflas idaresi temsilcisi tarafından görüleceği ve verilecek kararın iflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması gerektiği-
Hizmet Tespitinin İstemi-Kuruma Bildirimde Hak Düşürücü Süre-
Hizmet tespiti istemine ilişkin davada sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılmasının başka bir ifade ile sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesinin ve bildirimin yapılmasından önceki çalışmaların bildirim yapılan çalışma dönemini de kapsar biçimde kesintisiz devam etmiş olması hâlinde Kuruma bildirilmeyen çalışma süresi yönünden hak düşürücü sürenin hesaplanmasında bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonunun hak düşürücü sürenin de başlangıç olaral ele alınması gerektiği-
İdari Para Cezası-İdari para cezasına karşı iptal isteminin idari yargıya tabi olması-İdari Yaptırım
İzinsiz eğitim faaliyetinde bulunulduğu iddiasıyla verilen para cezasının iptaline ilişkin davada, uygulanan idari para cezasının idari yaptırım türlerinden biri olduğu, bu para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin de gösterilmediği, ancak; idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak ve aynı maddi olay nedeniyle işyerinin kapatılmasına da karar verildiği ve idari yargı yerinde dava konusu edildiğinden idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da idari yargı yerinde görüleceği-
Arabulucuk- İşçilik alacağı- Hesap tarihi- Dava şartı
Arabuluculuk faaliyetinin tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirildiği, arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan ve son tutanak tarihi ile hesaplamaya esas alınan dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Cumhuriyetimizin 100. Yılı
Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun !