İçerik Akışı
Tapu iptali ve tescil istemi- Davaların tefriki-
Tapu iptali ve tescil davalarında, dava konusu parsellerin birden fazla olması durumunda, parsel bazlı olarak davanın tefrik edilmesi mümkün olsa da, davalı ile paydaş olan kişiler için tefrik işleminin yapılmasının hatalı olduğu- Mahkemece davaya konu parsel maliklerinin tümü için aynı dava dosyasında yargılama yapılarak hüküm tesis edilmesi gerektiği- Davacı, dava dilekçesinde "dava konusu taşınmazların 1. Derece Doğal Sit alanında bulunması" iddiasında bulunduğu gibi, "aynı taşınmazların bataklık sahasında bulunmasından" bahisle de tapu iptali ve tescil talebinde de bulunmuş olduğundan, mahkemece davalıların kazandırıcı zamanaşımı ile mülkiyeti iktisap şartlarıyla ilgili olarak araştırma yapılmadan eksik incelemeyle hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğu-
Davalıların, davalı şirketin (gizli) ortağı olduklarının tespitini istemi- Hukukî yarar-
Elinde ihtiyati tahakkuk yapma imkanı bulunan ve gerektiğinde tasarrufun iptali veya "tüzel kişilik perdesinin kaldırılması" olarak adlandırılan davaları açabilecek olan davacı idarenin, davalıların, davalı şirket ortağı olduklarının tespitini isteme ve tedbir talepleri yönünden hukukî yararın bulunmadığı-
Boşanma sebebiyle manevi tazminat-
Davalı erkeğin borçlarını ödemeyerek ortak eve haciz gelmesine sebep olmasına ilişkin kusurlu davranışının davacının kişilik değerlerine saldırı niteliğinde olup, manevi tazminatı gerektireceği-
Çekin süresinde muhatap bankaya ibrazı-
Takibe konu çekin muhatap bankaya ibraz edildiği ve çek üzerinde "çekin, mahkeme tedbir kararına istinaden işlemsiz iade edildiğine" dair şerh bulunduğu görülmüşse de, ibraz tarihi bulunmadığından, takip tarihi itibariyle çekin 10 günlük sürede de bankaya ibraz edildiğinin kanıtlanamadığı ve bu durumda, takip dayanağı belge kambiyo senedi vasfını taşımadığından (adi havale hükmünde olduğundan), icra mahkemesince bu hususun re'sen gözönüne alınarak ve öncelikle icra takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Tasarrufun iptali davası- Bedel farkı
Tasarrufun iptali davasının konusu olan malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan üçüncü kişinin tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmesi gerektiği; dördüncü kişi yönünden sadece bedel farkı yeterli olmadığı, ayrıca kötü niyetinin somut delillerle ispatlanmasının gerektiği-
Borçlunun takibi haricen öğrenerek itirazda bulunması-
Ödeme emrinin hiç tebliğ edilmemiş olması halinde, borçlunun takibi haricen öğrenerek itirazda bulunması durumunda itirazın geçerli olmadığı- Borçluya usule uygun olarak ödeme emri tebliğ edildiğinden ve ödeme emri tebliğ edilmekle de icra takip süreci devam edeceğinden, borçlunun tebliğden önce yaptığı itirazı geçerli olduğu- Mahkemece kira ilişkisini ve kira bedelini inkar etmemiş olan davalı borçlunun ödeme iddiası üzerinde durulup takibe konu alacağın ödenip ödenmediğinin tespiti ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği- İntifadan men-Tanık delili- Müdahalesinin ne zaman başlayıp ne zaman sona erdiği- Taşınmazın kullanmasına muvafakat-
Davalılar, dava konusu taşınmazda paydaş olmadıklarından, mahkemenin intifadan men şartı gerçekleşmediği gerekçesi ile ecrimisil talebini reddetmesinin isabetsiz olduğu- Dava dilekçesinde tanık deliline dayanan ve mahkemece tanıkların bildirilmesi için usulüne uygun süre verilmeyen davacının tanıkları dinlenmeden karar verilmesinin hatalı olduğu- Mahkemece, davacı tarafa tanıklarının bildirilmesi için süre ve imkan tanınarak davalıların müdahalesinin ne zaman başlayıp ne zaman sona erdiğinin ve davacı tarafın davalıların taşınmazı kullanmasına herhangi bir muvafakatının bulunup bulunmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespiti ile oluşacak sonuca göre ecrimisil talebi hakkında bir karar verilmesi gerektiği- Davalıların müdahalesinin dava açıldıktan sonra sona erdiğinin anlaşılması halinde davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılardan alınmasına karar verilmesi gerektiği-
Tasarrufun iptali davası- Borçlunun muvazaayı kabul beyanı- Satıştan bir dakika önce borçlunun şirketine gönderilen para- Vekalet ücreti-
Borçlunun muvazaayı kabul beyanının tek başına tasarrufun iptali davasının kabulü için yeterli olmadığı- Satıştan bir dakika önce borçlunun şirketine gönderilen paranın, borçlu ile bir başka ilişkisi olduğu ispat edilmeyen üçüncü kişi için, taşınmaz satış bedeli olarak gönderildiğinin kabulü gerekeceği- Tasarrufun iptali davası esastan reddedilmesi halinde, davalılar lehine takip konusu alacak miktarı ile dava konusu taşınmazın değerinden hangisi az ise o değer üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Tarım arazisi- Fiili taksim- Önalım hakkı-
Tarım arazilerinde fiili taksim olgusu, önalım hakkına engel teşkil eder mi?
Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında yer alması gereken hususlar-
Bölge adliye mahkemesince, esas hakkında taleplerin her biri hakkında tek tek hüküm kurulması gerekirken, ilk derece mahkemesi kararına gönderme yapılmak suretiyle ilk derece mahkeme kararının diğer kısımlarına aynen geçerlilik tanıyacak ve kararın infazında tereddüt oluşmasına sebebiyet verecek şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu-