Eksik inceleme yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı-
Kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olan dava, 27.12.2013 tarihinde 6100 Sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından görevli mahkemeni Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu; görevle ilgili düzenlemelerin kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetileceği; tarafların da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabileceği ve görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkemenin ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlaması gerektiği-
Kira sözleşmesinden kaynaklanan dava HMK 'nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu-
Bilirkişinin kasten veya ağır ihmal suretiyle gerçeğe aykırı rapor düzenlemiş olduğu iddiasıyla devlet aleyhine açılan tazminat istemine ilişkin davada; mahkemece görevsizlik kararı verilmiş dava dosyasının dairemizin ilk derece yetkisine gönderilmesi gerekirken temyiz dosya formu düzenlenerek temyiz incelemesine gönderildiğinden, davaya ilk derece sıfatıyla bakılmak üzere esasın kapatılmasına, yargılamaya ilk derece sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi gerektiği-
Binanın genel giderinin tıkanarak geri tepmesinden kaynaklandığı iddia edilen hasara ilişkin davada, davacının talep ettiği tazminat yönünden, davalı apartman yönetim kurulunun, 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu mad. 38 ve sözleşmeden kaynaklanan temsil görevi kapsamında pasif husumet ehliyeti bulunduğu ve 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu mad. 19 uyarınca, her kat malikinin ana gayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumlu olduğu- 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu'nun ek 1. maddesi uyarınca, kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği- Mahkemece, "sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu" gözetilerek davanın görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, husumetten reddedilmesinin hatalı olduğu-
Gider avansı dava şartı iken, delil ikamesi avansının dava şartı olarak nitelendirilemeyeceği, delil ikamesi avansının verilen kesin süre içinde yatırılmamasının davanın dava şartı yokluğu ile reddine neden teşkil etmeyeceği, tarafın belirtilen sürede delil avansı giderini yatırmazsa dayandığı o delilden vazgeçmiş sayılacağı, başka ifade ile delil ikamesine yönelik avans isteniyor ise HMK.’un 115. maddesine göre değil, 324. maddesine göre işlem yapılması gerekeceği-
Mahkemece, davacılar ile davalı yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkin uyuşmazlığın, dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Kanun kapsamında olmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilerek, HMK'nın 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın, HMK'nın 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi'nin görevi kapsamında kaldığının kabulü ile işin esasına girilerek, yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmalarının dava şartlarından (HMK m. 114/1-d) olduğu ve kamu düzeniyle ilgili bu hususu mahkemenin davanın her aşamasında kendiliğinden araştırmakla yükümlü olduğu- Davalının ruhsal rahatsızlığı ileri sürülmüş ve bu iddia bir kısım delille de doğrulandığından davalının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması ve bu hususun bir ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi gerektiği-
Gider avansının dava şartı olup yatırılmaması durumunda davanın usulden reddedileceği- Taraflardan herbirinin ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin sürede yatırmak zorunda olduğu- Tarafların birlikte aynı delilin ikamesini talep ettikleri durumda gereken gideri yarı yarıya avans olarak ödeyecekleri- Delil ikamesi avansı ve gider avansının hüküm ve sonuçları itibariyle birbirlerinden farklı olduğu ve delil ikamesi avansının dava şartı niteliğinde olmadığı- İİK. mad. 82'ye dayalı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde ispat külfetinin borçluya ait olduğu- Keşif ve bilirkişi incelemesi için gerekli olan delil avansının dosyaya yatırılmış olması nedeniyle işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Davalı işverence, davacının sendikaya üye olmasından önce aynı iş yerinde geçen hizmet süresinin kıdeme dahil edilmeyerek sendika üyesi olduğu tarih itibariyle işe yeni başlamış bir işçi gibi düşük derece ve kademe üzerinden ücret ödenmesinin eşit davranma borcuna aykırılık teşkil edeceği ve davacının emsal işçilere göre eksik ücret almasına sebep olacağı-