Mahkemece evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile; kabule elverişli olmayan tanık beyanlarına, sebep ve saiki açıklanmayan izahlara dayanarak boşanma kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Davalının ziynet eşyalarına yönelik harcı yatırılarak usulüne uygun olarak açılmış bir davası veya karşı davası bulunmadığı halde, davalının ziynet alacağına yönelik talebi ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurmak gerekirken, işin esasına girilerek kabul kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
2. HD. 18.04.2017 T. E: 178, K: 4583-
2. HD. 18.04.2017 T. E: 2015/26593, K: 4524-
Ayrılık davası açıldıktan sonra, davanın ıslah edilerek evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davası talep edildiği durumda, her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken tek bir davaymış gibi hüküm kurulmasının HMK 297'ye aykırı olduğu-
Davalı, tahkikat aşamasında verdiği dilekçe ile yoksulluk nafakası talep etmiş olup davacı ise bu taleplerle ilgili olarak açık bir muvafakat beyanında bulunmadığı gibi davalı tarafından usulüne uygun şekilde yapılmış ıslah da bulunmadığı durum böyleyken, davalı kadının talep ettiği yoksulluk nafakası isteği ile ilgili olarak "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirdiği-
2. HD. 17.04.2017 T. E: 2016/9289, K: 4322-
Usulüne uygun olarak ön inceleme duruşması yapılmadan hüküm tesisinin hukuki dinlenilme hakkının (HMK. mad. 27) ihlali niteliğinde olduğu-
Ön inceleme aşamasında boşanma talebinin olmadığını açıklayan davalı beyanı ile anlaşmalı boşanma davasının kendiliğinden çekişmeli boşanmaya dönüşeceği ve bu durumda, mahkemece, süre verilip, ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanmak suretiyle gerçekleşecek sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerektiği-
Taraflarca karşılıklı olarak evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasında; anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmadığından tarafların karşılıklı boşanma davasının çekişmeli boşanma olarak görülmesi gerektiği-
Davalının öldüğü anlaşıldığından, mevcut evlilik ölümle sona ermiş olup boşanma davasının da konusuz kaldığı-