Gecikme zammı faiz niteliğinde olup, gecikme zammına ayrıca faiz yürütülmesi BK’nun 104/son maddesine göre aykırılık oluşturacağından icra mahkemesinin faiz oranı ile ilgili kararının kesin hüküm teşkil etmeyeceği de gözden kaçırılarak yazılı gerekçeyle faiz oranı ile ilgili hüküm kurulmasının doğru olmayıp, bozmayı gerektireceği-
“Bononun hata ve hile ile alındığını” ileri sürenin, BK.nun 31. (şimdi; TBK.'nun 39.) maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde istirdat davası açması gerekeceği-
Davacının işini (ticareti) terkettikten sonra odaya başvurarak kaydını terkin ettirmek ve ticaret sicil gazetesinde yayınlatmak gibi işlemleri yapmadığı anlaşılmakla talep edilen dönemle ilgili olarak kayıtlı üye olduğunun ve aidat ödemekle yükümlü bulunduğunun kabulünün gerekeceği-
Senede karşı ileri sürülen iddiaların yazılı delille ispatlanması gerektiği, bonoların sebebinin talil edilmediği, davacı tarafından yazılı belge ibraz edilmediği belirtilerek ispat edilemeyen davanın mahkemece reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Davacıların, takibe konu çekin tahrifatsız halinde cirolarının bulunduğu, tahrifatlı halini ciro etmedikleri, çekin tahrifatlı halinden sorumlu olamayacakları, ayrıca davacı spor kulübünün çift imza ile temsil edilmesine rağmen, cirosunda tek imza olması sebebiyle açılmış olan menfi tesbit davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Davaya konu edilen iki adet bononun mal alışverişi nedeniyle düzenlenmiş olduğunun tartışmasız olduğu davada, takibe konu olan bonolarda düzenleme sebebinin “nakden” yazıldığı, bu bağlamda taraflarca bonoların düzenleme sebeplerinin talil edilmiş olduğundan satıma konu malın teslim alınmadığının ispat yükünün davacıya ait olacağı-
Reddedilen dava değeri üzerinden mahkemece davalı yararına nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Mahkemece “toplanan delillere göre, bononun vade tarihinden sonra ciro edildiği, TTK.’ nun 602. maddesi uyarınca vadenin geçmesinden sonra yapılan cironun alacağın temliki hükümlerini meydana getirdiği, bu nedenle borçlunun lehtara karşı ileri sürebileceği def’ileri hamile karşı da ileri sürebileceği,... tarihli lehtar şirket yetkilisince vekil olarak tayin edilen İ.M. tarafından düzenlenen belgede açıkça senedin, bankadan alınarak borçluya iade edileceği ve bedelsiz olarak belirtilmiş olduğundan senedin bedelsizliği itirazlarının davalıya karşı da ileri sürülebileceği” gerekçesiyle “icra takibine konu ... bedelli bonodan dolayı davacının davalılara borçlu bulunmadığının tespitine, kötüniyet tazminatı isteminin reddine” karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Davanın kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmasına ve davacının sıfatına göre, 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/1.maddesi yollamasıyla 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 23.maddesi uyarınca davanın tüketici mahkemesinde görülmesi gerekeceği-
Vesayet altına alınan kişilerin vasileri tarafından temsil edilebileceği, 4721 sayılı TMK’nun 462/8.maddesi gereğince vasinin vesayet altındaki kişi adına dava açabilmesinin vesayet makamının iznine tabi kılındığı, bu kuralın kamu düzenine ilişkin olduğu, somut davada, vesayet altındaki davacıyı temsilen dava açan vasinin, böyle bir dava açma konusunda TMK’nun 462/8.maddesi uyarınca vesayet makamından izin almış olduğuna dair bir mahkeme kararını dosyaya sunmadığı, bu durumda mahkemece vasiye eldeki davayı açması konusunda vesayet makamından izin alması ve buna dair kararı dosyaya sunması için uygun bir sürenin verilerek bu nitelikte bir karar alınıp dosyaya sunulduğu takdirde davaya devamla esas hakkında hüküm kurulmasının aksi takdirde ise esasa girilmeksizin davanın salt bu nedenle reddine karar verilmesinin gerekeceği-