Menkul haczi esnasında diğer borçlunun hazır bulunmuş olmasının, taşınmaz maliki şikayetçi-borçlunun şikayete konu taşınmaz haczini öğrendiği anlamına gelmeyeceği- Borçluya İİK. mad. 103. uyarınca, davetiye de tebliğ edilmediğinden, meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal sürede yapıldığının kabulü gerektiği-
Mahkemece yaptırılan keşif sonucu düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda; borçlunun şikayete konu meskenin değeri 132.000,00 TL, haline münasip alabileceği evin değeri ise 70.000,00 TL olarak tespit edildiğinden, mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile taşınmazın ihale yolu ile satılarak, satış bedelinden borçlunun haline münasip evi alabilmesi için gerekli olan 70.000,00 TL''nin borçluya, kalanının ise hak sahiplerine ödenmesine ve taşınmazın 70.000,00 TL'den aşağı olmamak üzere satılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Haczedilmezlik şikayetinin, öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerektiği- Borçlunun 103 davetiyesinin tebliğ tarihinde eşi ile ayrı yaşadığı hususunda mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı bulunup bulunmadığı araştırılarak, ayrılık kararının bulunması durumunda, borçlunun eşine yapılan tebligat usulsüz ve dolayısıyla borçlunun başvurusu süresinde olacağından, şikayete konu taşınmazın tapu kaydında bulunan ipoteğe ilişkin ipotek akit tablosunun onaylı ve okunaklı örneğinin ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek ve ayrıca ipoteğin mahiyeti ve veriliş nedeni, zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun tamamen ödenip ödenmediği ipotek alacaklısı bankadan sorulup tespit edilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece; taşınmaz ve üzerindeki muhtesatın toplam değeri tesbit edildikten ve bu değerden borçlunun taşınmazdaki hissesi oranına göre hissesine düşecek miktar belirlendikten sonra, bu miktar mahcuzun değeri olarak nazara alınıp, bilirkişi raporuna göre borçlunun alabileceği ev bedeli ile karşılaştırılmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun yeniden konulan hacze karşı süresinde haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunan hakkının olduğu-
Mahkemece, tapudan ipotek akit tablosunun okunaklı ve onaylı bir örneği getirtilmek, ayrıca ipoteğin mahiyeti ve konulma nedeni ilgili banka şubesinden sorulmak suretiyle araştırılarak zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun tamamen ödenip ödenmediği tespit edildikten sonra ipoteğin meskeniyet şikayetine engel türden olmadığı kanaatine varılması halinde oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece öncelikle davacının ödeme emri tebliğ edilmediği iddiası ve davalı Kurum'un ihtiyati haciz savunmasına ilişkin bilgi ve belgeler getirtilip, haciz uygulamasının koşulları üzerinde durulup; haciz uygulamasının yasal yönteme uygun olarak gerçekleştirildiğinin tespiti halinde meskeniyet iddiası yönünden gerekli bilgiler de getirtildikten sonra, tarafların iddia ve savunmaları ışığında yapılacak inceleme sonucunda davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken; davanın esasına ilişkin hiç bir kanıt toplanmadan ve davanın esasına ilişkin irdeleme yapılmadan, dava şartı yokluğundan red kararı verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Temyize konu davanın bir istihkak davası olmayıp, haczedilmezlik şikayetine yönelik olduğu, davacı 3.kişinin, davaya konu takip dosyasında taraf olmayıp anılan hacizde 3. kişi sıfatına sahip olduğu, davacı 3. kişinin takipte taraf olmadığından mahcuzlara ilişkin haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya yetkili olmadığı, bu durumda, 3. kişinin haczedilmezlik şikayeti yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra borcunun İİK mad. 89/1 uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesi uyarınca üçüncü kişi tarafından ödenmiş olması, haczedilmezlik şikayeti hakkını ortadan kaldırmayacağı-
Borçlu belediye tarafından icra dosyasına yapılmış bir ödeme bulunmayıp, dosyaya gelen para, borçlunun üçüncü kişi nezdinde haczedilen emanet hesabı nedeni ile Defterdarlık tarafından yatırılmış olduğundan, haciz ihbarnamesinin tebliği üzerine, üçüncü kişi (Defterdarlık) tarafından dosyaya yatırılan paranın alacaklıya ödenmesi iradi nitelikte bir ödeme sayılamayacağından, şikâyet tarihinden önce dosya borcunun Defterdarlık hesabından ödenmesinin, haczedilmezlik şikâyetinin esasının incelenmesine engel olmayacağı-