Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin davada, dava tarihindeki rayiç bedelini hesaplayarak, bulunacak bedeli davacılar-birleştirilen dosya davalılarına depo ettirerek, bedel depo edildiği takdirde tapu sicilinde davalılar-birleştirilen dosya davacılarının murisi lehine yapılan belirtmeyi terkin ederek dava bu şekilde kabul edilip, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Çaplı taşınmaza inşaat yapılması durumunda kural olarak iyiniyet iddiasında bulunulamayıp, temliken tescil isteyen davacının iyiniyet iddiası başkaca delillerle de kanıtlanamadığından, sübjektif iyiniyet iddiası kanıtlanamadığından temliken tescil talebinin reddedilmesi gerekip, iyiniyet koşulunun gerçekleşmediği durumlarda diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılmasına da gerek bulunmadığından temliken tescil talebi reddedildiğine göre elatmanın önlenmesi ve kal, ecrimisil talebinin de kabulü gerektiği-
Davacının taşınmazı 03.09.2008 tarihinde satın aldığı, 17.07.2009 tarihli belediye inşaat mühürleme işlemi ile taşınmazın diğer hissedarlarının yapılmakta olan muhdesata muvaffakatı olmadığını öğrendiği, davalının önalım hakkını kullanmak üzere 03.08.2009 tarihinde mahkemeye müracaat ettiği, nitekim önalım hakkının kullanılmasına ilişkin tapu iptal-tescil davasında davacının iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle taşınmazın satıştan sonraki hali satış bedelini tayinde dikkate alınmadığı anlaşılmakta olup; davacının iyiniyetli olmayıp asgari levazım bedelini davalıdan talep edebileceğinden asgari levazım değerinin, tüm malzemenin işçilik ve bakım giderlerinin gözetilmeksizin, piyasadaki en düşük değerlerinden, yapım ve dikim yılı veya yıllarına göre yıpranma payı düşüldükten sonra elde edilecek miktar şeklinde hesaplanacağı-
İfrazen tescil ve terditli olarak yıkım kararının iptali ile tazminat istemlerine ilişkin davaya konu taşınmazla ilgili olarak davalı tarafından açılan elatmanın önlenmesi ve kal davası açılmış, mahkemece davaya konu binanın yıkılmasına karar verilmiş ve bu hüküm kesinleşmiş olduğundan, artık davacının TMK. mad. 723/3 uyarınca tazminat isteyemeyeceği-
Malzeme sahibinin, arazi sahibinden meydana getirilen yapı nedeniyle talep edebileceği bedelin iyi niyetli olup olmadıklarına göre farklılık taşıyacağı-
Davalıların tapulu taşınmazı edinmeleri muhdesatla birlikte olduğundan ağaçlar yönünden davalıların sebepsiz zenginleştiklerinin kabul edilemeyeceği- Davacının davalıların hissedar olduğu taşınmaza ağaç diktiğinin kabulü durumunda, taşınmazın ağaçlı değeri ile ağaçsız değerinin ayrı ayrı tespit ettirilip, aradaki farkın, o yerdeki ağaç sayısına bölünmesi suretiyle, davalılara sebepsiz zenginleşme teşkil eden miktarın bulunması gerektiği-
Davalı taşınmazı davalı arsa maliki ile davalı yüklenici arasındaki sözleşmeye dayanarak yükleniciden kaba inşaat olarak temlik alıp kullanılabilir hale getirdikten sonra tasarrufta bulunduğundan davalının kötüniyetli olduğu- Bilirkişilerden dava tarihi itibariyle taşınmazın kaba inşaat rayiç değeri ile kaba inşaattan sonra yapılan imalatların bedeli tespit edilerek sonuca gidilmesi gerekirken taşınmazın temel inşaatından sonra yapılan tüm imalatlardan davalı arsa malikinin sorumlu tutulmasının doğru olmadığı-
Mahkemece verilecek olası bir yıkım kararı eldeki davadaki tazminat miktarını etkileyeceğinden; derdest olan el atmanın önlenmesi ve yıkım davasının sonucunun beklenmesi gerektiği-
Çekişme konusu taşınmazın kadastroca tespit gören parselden ifrazen oluştuğu, davalıların kadastro tespitinden sonra komşu parsele yaptıkları binaların davacının parseline taşkın olduğu, davalıların çaplı taşınmaza tecavüzleri nedeniyle iyi niyetli olmadıkları, dolayısıyla TMK. mad. 725 'deki koşullar ile aynı Kanunun 995. maddesindeki koşulların oluşmadığı-
Asgari levazım bedeli konusunda görüşüne başvurulan bilirkişi Avukat olup, dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak rapor verme konusunda ehil görülmediği-