Keşide yeri unsuru bulunmayan dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceği- Tanzim yeri olarak idari birim adının (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılmasının zorunlu ve yeterli olduğu-
Takibe konu bononun miktar hanesi yazılırken “0” ve “#” işaretlerinin hangisinin önce hangisinin sonra yapıldığı tespit edilememiş olup, bononun düzenlenme tarihindeki Türk lirasının değeri gözönüne alındığında 110.00 TL. İçin bono düzenlenmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, mahkemece tahrifat nedeniyle 110.000,00 TL.lik takibin iptali ile takibin 110,00 TL. üzerinden devamına hükmedilemeyeceği- Keşide yeri unsuru bulunmayan dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceği-  Tanzim yeri olarak idari birim adının (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılmasının zorunlu ve yeterli olduğu-
Bonoda "emrühavale" ibaresinin çizilmesinin, senedin kambiyo senedi olma vasfını etkilemeyeceği ve bonoyu nama yazılı hale getirmeyeceği- Ödenmesi sözleşme ile şarta bağlanmamış olan senedin kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içerdiği anlaşıldığından,  takibin iptaline ilişkin istemin reddi gerektiği-
Bonoda tanzim tarihinin bulunmasının zorunlu olduğu, ancak bu tarihin gerçeğe uygun olmasının gerekmediği- Tanzim edildiği tarihten önce veya sonraki bir tarihi taşıyan bononun da geçerli olduğu- Açık bono düzenlenmesinin mümkün olduğu- Alacaklının bonoyu tedavüle çıkarırken tanzim tarihini doldurabileceği- Borçlunun bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasını bir belge ile kanıtlaması gerektiği- Bononun düzenleme tarihinde keşidecinin ölü olması ve senedin kambiyo vasfında olmadığı iddiası değerlendirilerek karar verilen mahkeme kararının bozularak borçlunun sair itirazlarının incelenerek karar verilmesi gerektiği-
Senette düzenlenme yerinin yazılı olması gereği- Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı- Düzenlenme yeri olarak idari birim adının (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması zorunlu ve yeterli olduğu- Düzenlenme yeri unsuru bulunmayan dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, TTK'nun 776/1-f maddesinde öngörülen koşulu taşımayan bu belgeye dayanılarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılmasının mümkün olmadığı-
Senette düzenlenme yerinin yazılı olması gereği- Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı- Düzenlenme yeri olarak idari birim adı (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması yeterli olup, ayrıca adres gösterilmesi zorunluluğu bulunmadığı- Senette bulunması zorunlu olan düzenlenme yeri yazılı değil ve senedi düzenleyenin adının yazılı olduğu yerde de düzenleme yeri bulunmuyor ise, TTK'nun 702. maddesi hükmüne göre, kimin için taahhüt altına girmiş ise tıpkı onun gibi senetteki borçtan sorumlu olan avalistlerin adreslerinin (idari birim adının) senette yazılı olsa dahi senedin o yerde düzenlenmiş sayılamayacağı- Düzenlenme yeri belirlenmeyen belgelerin kambiyo vasfı bulunmadığı-
Senetteki borçtan sorumlu olmak için keşidecinin tek imzası yeterli olduğu, birden fazla imza atılmasına gerek bulunmadığı- Bononun ön yüzündeki ikinci imzanın atılması zorunluluğu olmadığından, şirket kaşesi dışına atılan imzanın aval olarak değerlendireceği-
Takibe konu bonoda "emre muharrer senet "ibaresinin yer aldığı ve emrühavale ibaresinin ise üzerinin çizildiği görülmüş olup emrühavale ibaresinin çizilmesi, senedin kambiyo senedi olma vasfını etkilemeyeceği- Ciro yoluyla tedavüle çıkartılmasına ve dolayısıyla kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılmasına engel teşkil etmeyeceği-
Bonoda, keşideci ve lehtar gerçek kişiler olup, tacir olmadıkları görüldüğünden, ortada geçerli bir yetki sözleşmesinin bulunmadığı; ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun geçerli yetki itirazı nedeniyle ihtiyati haciz kararına itirazının kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, takip dayanağı bonoyu şirketi temsilen imzaladığını, şahsi sorumluluğunun bulunmadığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu davada, sorumluluk doğması için keşidecinin atacağı tek imza yeterli olup, bononun ön yüzündeki ikinci imzanın atılması zorunluluğu olmadığından şirket kaşesi dışına atılan imza aval olarak değerlendirileceği- İtiraz eden ve adı geçen şirket yetkilisi olan borçlunun kaşe dışında, açıkta herhangi bir imzası da bulunmadığından, kaşe üzerine atılan imzaların şahsı adına değil, şirketi temsilen atıldığı ve şirketi borç altına soktuğu kabul edilmesi gerekeceği-