Mahkemece, ihtiyati haciz istemine konu alacağın miktarı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınmak suretiyle talebin reddine karar verildiği; mahkemece, İcra ve İflas Kanunu'nun 257/1 maddesinin değerlendirilerek şartlarının gerçekleşmesi halinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, yasal dayanağı bulunmayan yazılı gerekçe ile talebin reddedilmesinin doğru olmadığı-
"İhtiyati hacze dayanak teşkil eden bononun başka bir sözleşmenin teminatı olarak alındığı yönünde kuvvetli karine oluştuğu" gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği, isteme dayanak senet metninde, bononun kredi sözleşmesinin teminatı olarak verildiğine dair herhangi bir ibare ve açıklık bulunmadığı gibi, dosyada bu yolda herhangi bir delil de bulunmadığı- Bu durumda, yazılı gerekçe ile "talebin reddine" karar verilmesi doğru görülmemiş, ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bozulması gerektiği-
Mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabulü halinde İİK'nın 257/1 maddesinin lafzından da anlaşıldığı üzere, borçlunun menkul, gayrimenkul malları ile 3. kişiler nezdinden bulunan hak ve alacakları haczedilebileceğinden, mahkemenin bu yöne ilişkin gerekçesi doğru olmadığı gibi, davacı taşıyan, mal sahibi olan taşıtana hasar bedelini ödediğini bildirerek malı taşıdığını iddia ettiği davalılara husumet yönelttiğine göre, borcun muaccel olmadığına yönelik gerekçesinin de yerinde olmadığı- Bu durumda mahkemece İİK'nın 257/1. maddesinde belirtilen ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Asıl borçlunun taşınmazları üzerinde tesis edilen ipoteklerin, müteselsil kefillerin borcunun da teminatı olması halinde TBK'nin 586/2. ve İİK'nın 45. maddeleri uyarınca müteselsil kefiller hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği- Ancak; ipoteğin müteselsil kefillerin borcunun teminatı olarak verilmemesi halinde TBK'nın 586/1. maddesi uyarınca asıl borçlu hakkında takip yapılmadan ya da asıl borçlunun borcunun teminatı olan rehnin paraya çevrilmesi yoluna gidilmeden, kefiller hakkında takip yapılmasına hukuken bir engel olmadığı-
D. alacaklarının teminat altına alınması için, geminin sadece ihtiyati haczine karar verilebileceği- Vadesi gelmemiş deniz alacaklarında, İcra ve İflas Kanununun 257 nci maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen şartlar gerçekleştiği takdirde geminin ihtiyati haczinin istenebileceği-
Mahkemece "talebe dayanak yapılan bononun, aleyhine istemde bulunulan bankaya ciro yoluyla devredilmediği sürece teminat bonosu olduğu" gerekçesiyle "talebin reddine" karar verilmiş ise de, dilekçe ekinde itiraz edilmeyen bono fotokopisinden lehdarın, diğer kişilerin ise avalist olduğunun anlaşıldığı, ayrıca bono metninden bononun teminat olarak verildiğine ilişkin bir açıklık bulunmadığı, hal böyle olmakla, yazılı gerekçeyle "talebin reddinin" isabetli görülmediği-
İhtiyati hacze konu kredi borcuna ilişkin olarak kat ihtarı çıkarıldığı ve borçluya tebliğ edildiği anlaşılmakla, mahkemece talebin İİK 257. madde hükümlerine göre değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde "talebin reddine" karar verilmesinin doğru görülmediği-
Aynı alacak ile ilgili daha önce icra takibi başlatıldığı, itiraz üzerine açılan davada verilen itirazın iptali kararı ile takibin kesinleştiği, ortada kesinleşmiş bir karar varsa yeniden aynı konuda dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, davacının itirazın iptali kararını ilgili İcra Müdürlüğü'ne sunarak haciz talep etmesinin mümkün olduğu, davacı vekillerinin beyanlarında çelişkiler bulunduğu, derdest icra takibine ilişkin dosyanın hangi nedenle imha edildiği, bu konuda ilgili İcra Müdürlüğünden dosyanın yenilenerek işleme konulması, dosya kaybolmuşsa yeniden ihyası ve kesinleşmiş karar ve icra takibi gereğince borçluların malları üzerine haciz uygulanması hususunda talepte bulunup bulunulmadığına ilişkin bir açıklama getirilmeden, yeniden kısmi dava açılarak, bu davada ihtiyati haciz talep edilmesinde hukuki yarar bulunmadığı-
Harcın tamamlanması için ihtiyati haciz talep edene süre verilmesi gerekirken, "talep hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı" verilmesinin doğru olmadığı-
Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geLeğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği- Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklar ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği- Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa ve taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz istenebileceği- Alacağın ilama bağlı olduğu durumlarda teminat aranmayacağı- Alacaklının ihtiyati haciz koydurduğu mallar üzerinde bir öncelik (rüçhan) hakkı olmadığı ve bu malların, kendisinden sonra başka alacaklılar tarafından haciz ettirilebileceği ve borçlu iflas ederse iflas masasına gireceği-