Ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemleri, "değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türleri"nden olmadığından, haksız azledilen avukatın akdi vekalet ücretinin, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde düzenlenen "maktu" vekalet ücretine göre belirlenmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, alacak davaları-
Boşanma davası içinde istenen boşanmanın feri ( eki ) niteliğindeki nafaka ve tazminat taleplerinin kabul veya ret durumuyla boşanmaya neden olan olaylardaki tarafların kusur dağılım ve derecesi vekalet ücretine esas alınamayacağı-
Davacı-avukatın iddia ettiği vekalet ücreti alacağının varlığı ve miktarı ancak yargılama sonunda belirlenebileceğinden, vadesi gelmiş bir borçtan söz edilemeyeceği, ihtiyatı haciz kararı verilebilmesi için gerekli yasal şartların oluştuğu da ispat edilmediğinden ve itiharla ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluştuğundan söz edilemeyeceğinden, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki tespit davası-
Avukatlık Kanunu 164/son maddesi uyarınca dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücretinin avukata ait olduğu-Mahkemece, Avukatlık Kanunu 164/son maddesi gereğince karşı taraf vekalet ücreti hesaplanarak hüküm altına alınması gerekeceği-
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için de; borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanması yahut kaçması ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunması gerektiği- Dava konusu alacak, vekilin müvekkili adına tahsil ettiği paraları müvekkiline vermemesi talebine ilişkin olup, yargılamayı gerektirdiğinden, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Boşanma davası yönünden hükmedilmesi gereken vekalet ücretinin "mahsubuna" karar verilmesi isabetsiz olduğu-
Taraflar arasında görülen kayyım atanması davası-
Vekalet ücretine ilişkin uyuşmazlıkta, davacı avukat hakkında başlatılan ceza ve disiplin soruşturmalarının sonuçları ve kesinleşmesi beklenmeden karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Yanlar arasında imzalanan ücret sözleşmesi, 4667 s. K. yürürlüğe girmeden önce düzenlenmiş olduğundan, 5043 s. K. ile eklenen 21. maddenin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği de nazara alınarak, 01.05.2001 tarihinde yürürlükte olan 1136 s. Av. K. hükümlerinin uygulanması gerektiği, anılan tarihte yürürlükte olan 1136 s. K. hükümleri uyarınca, başarısızlık halinde ücreti ne olacağı sözleşmede kararlaştırılmadığından, yazılı ücret sözleşmesinin geçersiz olacağı ve geçersiz sözleşme uyarınca davacı avukatın ancak, hukuki yardımın başladığı tarihteki AAÜT uyarınca hesaplanacak ücreti isteyebileceği, mahkemece hukuki yardımın başladığı tarih belirlenip o tarihte yürürlükte olan tarife uyarınca ücretin hesaplanması ve davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği- Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla mütemerrit olacağından, ihtarname ile temerrüdün oluştuğu ispatlanamadığından, ancak dava tarihinden itibaren faiz istenebileceği-