Ek bilirkişi raporunun dosyada bulunmadığının anlaşıldığı, ek bilirkişi raporunun sisteme işlenilmediği, sadece koordinatör hakeme e-mail yoluyla gönderildiği ve öylece kaldığının anlaşıldığı, dolayısıyla davacının maaş bordrosundaki gelirlerine göre hesaplanan tazminata hükmedilmesi gerekirken bununla ilgili ek bilirkişi raporu dava dosyasında bulunmadığından, sehven asgari ücrete göre hesaplanan bakiye tazminata hükmedilmesinin isabetli olmadığı-
Davacı vekilinin hükümde faiz süresinin “aylık” olarak belirtilmesine yönelik talebinin hükmün tamamlanması istemine ilişkin olduğu- Somut uyuşmazlıkta, tamamlanması gereken bir karar söz konusu olduğundan davacı vekilinin talebinin kabul edilmesi gerektiği-
6100 sayılı Kanun'un 305 inci maddesine göre, hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her birinin hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebileceği-
Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların, tavzih ve tashih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği, değiştirilemeyeceği, davalı vekilinin talebinin tashih yoluyla düzeltilemeyeceği, ancak temyiz kanun yolu ile değerlendirilebileceği-
Vekalet ücretinin eksik hesaplandığına yönelik tavzih talebinde bulunulan ve mahkemenin ek kararı ile talebi kabul edilen vekilin istinaf başvurusunda bulunulmadığı olayda; davacının vekalet ücretine yönelik istinaf yoluna başvurması gerektiği- İstinaf sebebi yapılabilecek bir nedenle tavzih talebinde bulunduğundan, istinaf başvurusu yapmadan temyiz yoluna başvuramayacağı- Tavzih yoluyla hükmün değiştirilmesine olanak bulunmadığından davacı tarafın tavzih talebinin kabulüne karar verilmiş olmasının onun lehine hak doğurmayacağı ve yok hükmünde olduğu-
Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bu konuda karar verilebileceği-
HMK. 305. vd. maddelerinde düzenlenen tavzihle, hükmün açık olmayan veya birbirleri ile çelişen fıkralar içermesi halinde bunların düzeltilmesinin istenebileceği ve mahkemece, bunların düzeltilmesi anlamında açıklama yapılabilirse de, bu sınır aşılarak daha önce reddedilen veya eksik hükmolunan ya da karar verilmesi ihmal edilen iddia ve istemler için yeni bir hüküm kurulamayacağı gibi, daha önce verilen kararın da değiştirilemeyeceği-
Hükmün tavzihini ancak davanın taraflarının isteyebileceği, somut olayda, davanın taraflarınca yapılmış bir tavzih talebi bulunmadığı, davanın tarafı olmayanların talebinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı-
Rödovans Sözleşmesinin Geçerliliğinin Tespiti-
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasının yapılan yargılaması sonunda..